350 milyon dolarlık dizi ihraç ettik

350 milyon dolarlık dizi ihraç ettik

Kastamonu’da ulusal, yerel, gazete, televizyon ve Türk Dünyası ülkelerinin basın mensupları ile bir araya gelen Kültür ve Turizm Bakanı Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, “Ayla filmi, Buğday filmi ve Sarı Sıcak filmi. Bu filmler Kültür Bakanlığımızın desteklemiş olduğu filmlerdir. Ayrıca inşallah çok kısa süre içerisinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne gönderiyoruz. Sinema yasası, sinema kanunundaki değişiklik sektörümüzün yüzde yüz mutabakatı ile oluşan bir yasa oldu. Son revizyonunu son bakanlar kurulunda yaparak Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sevk edecek duruma geldik. Orada da Türkiye’de yabancı filmlerin çekilmesi yani Türkiye’nin tanıtımına katkı sağlayacak filmlerin çekilmesi amacıyla destekler vereceğiz. Örneğin herhangi bir yabancı bir film, yabancı bir yatırımcı burada film çektiği zaman, Türkiye’nin tanıtımına, bizim kültürümüze katkısı olacak bir şey olduğu zaman burada yaptığı harcamaların yüzde 30’unu masraf olarak düşebilecek. Bu önemli bir teşviktir. Ayrıca dizi fil teşviklerimiz var. Dizi film teşvikleri ile de türkiye’nin tanıtılmasına önümüzdeki dönemde çok büyük katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz. Türkiye’nin son yıllarda dizi filmlerinde ABD’den sonra dünya ikincisi durumunda bulunuyor. 140 ülkeye ihracatta bulunuyoruz. Ve bildiğim kadarıyla 350 milyon dolara yakın bir gelir elde ettik. Bu dizi filmler üzerinden de Türkiye’nin tanıtılması ile ilgili çalışmalar yapılıyor. Türkiye’nin tanıtılmasına katkı sağlayacak olan tüm filmlere biz destek oluyoruz. Desteklerimizi arttırarak devam ettireceğiz” dedi.

“YURTDIŞINA KAÇIRILAN TARİHİ ESERLERİMİZİ ÜLKEMİZE GERİ GETİRECEĞİZ”

Yurtdışına kaçırılan tarihi eserler konusunda da açıklamalarda bulunan Bakan Kurtulmuş, “Uluslararası camia bu konuda samimi olsun. Herhangi bir şekilde kaçak yani kendi yerinden koparılmış bir tarihi eserin, bir ülkenin müzesinde sergilenmesi demek tarihi eser kaçakçılığına destek olmak demektir. Bu kadar net söylüyorum. Bunlardan vazgeçilmesi gerekiyor. Yeterince uluslar arası iş birliği anlaşmaları var. Bu anlaşmaları devreye sokarak herhangi bir eser bulunduğu, yakalandığı yerde kısa bir süre içerisinde nereye aitse oraya gönderilmesi lazım. Bunun için dikkatle, titizlikle, uluslar arası hukuku biliyoruz. Nasıl mücadele edileceğini biliyoruz. Hem eserlerin nasıl yakalanacağını biliyoruz. Bu 56 eserimizi en kısa sürede Türkiye’ye getirmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.

“26 MİLYAR DOLARLIK TURİZM GELİRİNE ULAŞTIK”

Geçtiğimiz yıl Türkiye’yi 32,4 milyon turistin ziyaret ettiğini söyleyen Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, yaklaşık 26 milyar dolarlık bir turizm gelirine ulaştıklarını ifade ederek, “Türkiye için 2018 yılı önemli bir yıl olacak. 2015 ve 2016 yılı maalesef çeşitli nedenlerle iyi geçmedi. Ama çok şükür 2017 yılında derlendik, toparlandık. Hem de herkesin beklentisinden çok daha hızlı bir şekilde toparlandık. 32,4 milyon turist Türkiye’ye geldi ve yaklaşık 26 milyar dolarlık bir turizm gelirine ulaştık. İnşallah 2023 hedefimiz olan 50 milyon turist ve 50 milyar dolar turizm hedefimize ulaşacağız. Bu çerçevede Ören yerlerimizde de önemli ziyaretçi düşüşü olmadı. Geçen sene 20 milyon turist ören yerlerimizi ziyaret etti. 2017 yılında yüzde 17 artış gösterdi. 2017 yılındaki ören yerlerindeki ziyaretçi sayısı yaklaşık 20 milyon 510 bin kişidir. Bu önemli bir rakamdır. Bu yıl içerisinde hem turist sayısının artması hem de bizim ören yerleri ile ilgili yapacağımız ilave çalışmalar ile bu rakamın çok daha yukarılara çıkacağını ümit ediyoruz. Türkiye’nin en önemli zenginliklerimizden bir tanesi de özellikle antik kentlerimizdir. Ören yerlerimizdir. Mesela nasıl 2018 yılı Kastamonu yılıysa 2018 yılı aynı zamanda Troye yılı. 2 hafta önce Troye yılının açılışını yaptık. Anadolu’daki 24 büyük medeniyetten en önemlilerinden birisi. Başlangıç noktası. Troye’yi Türkiye’de az tanıyoruz ancak dünya çok iyi tanıyor. Troye’nin daha iyi tanıtılabilmesi için bu yıl büyük etkinlikler yapacağız. Mesela orada dünya çapında bir müzenin açılışını yapacağız. Son düzenlemeleri gözden geçirdik. Tahmin ediyorum ki Taroye üzerinden de örnek olsun diye söylüyorum çok sayıda ziyaretçi Türkiye’ye gelecek. Kastamonu, Amasya, Safranbolu bu şehirler muhteşem güzellikleri olan, işte Bursa, Şanlıurfa, Midyat ve Mardin gibi çok sayıda güzel şehirlerimiz var. Buraların tanıtılması için seferberlik halinde çalışıyoruz. Bunun için de hem illerin hem de bölgelerin bütün potansiyellerini kullanmaları gerekiyor. Hem de uluslar arası fuarlarda bu şehirlerimizin tanıtılması önem arz ediyor. Bu sene mesela Kastamonu bizim bütün uluslar arası fuarlarımızda tanıtılacak” şeklinde konuştu.

“AZERBAYCAN, GÜRCİSTAN VE TÜRKİYE ÜZERİNDEN GEÇECEK İPEK YOLU PROJESİ HEM EKONOMİK HEM DE KÜLTÜREL ANLAMDA CANLANDIRACAK”

Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye üzerinden geçecek olan İpek Yolu projesinin hem ekonomik hem de kültürel anlamda canlandırılacağını belirten Kurtulmuş, “Uluslararası ilişkilerde, dünyadaki güç dengelerinde, siyasi yapılanmalarda, ekonomik yapılanmalarda her alanda büyük değişikliklerin yaşanacağı bir döneme giriyoruz. Bu çerçevede Çin’den başlayıp Türkiye üzerinden Avrupa’ya kadar gelecek olan İpek yolu projesi dünyanın geleceğini de etkileyecek önemli bir projedir. Bunun bir şekilde Kafkaslardaki uzantısı olan, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye üzerinden bu İpek yolu projesini kültürel anlamda ve ekonomik anlamda da canlandıracak olan Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı ve demir yolu hattının açılmış olmasıdır. Fevkalade önemlidir. Önemini 10 sene sonra daha iyi anlayacağız. Turistik faaliyetlere de çok büyük katkısı olduğunu, oraya konulacak olan trenlerle ülke halklarının birbirlerini ziyaret gideceklerini göreceğiz. Örnek olsun diye söylüyorum. Neden bu kadar ümitli konuşuyorum? Mesela bizim meşhur bir Doğu Ekspresimiz var. Geçenlerde Sarıkamış’taydık. Doğu Ekspresini Sarıkamış’a gitmek için aylar öncesinden bilet almanız gerekiyor. İnsanlar o güzelim coğrafyayı, hele de kış ortamındaki o güzel coğrafyayı görebilmek için biletlerini günler öncesinden almak durumundalar. Doğu ekspresi dolu kalkıyor ve Sarıkamış’a kadar, Kars’a kadar dolu bir şekilde gidiyor. Aynı şey bu hatta da olacak. Tanındıkça, insanlar bunu kullanmaya başladıkça, kısa bir süre içerisinde Azeri kardeşlerimiz buraya gelecek, Gürcü dostlarımız buraya gelecek, aynı şekilde Türkiye’den insanlar Gürcistan’a ve Azerbaycan’a daha rahat ulaşma imkanı bulacaklar. En az bunlar kadar bir diğer önemli katkı da ülkelerin kültürel bakımdan yakınlaşmalarını sağlamakta olacaktır. Bunları da inşallah kısa bir süre içerisinde göreceğiz. Sayın 3 devlet başkanı bu açılışı yaptılar. Treni hareketlendirdiler ama bu demir yolunun yapılması öyle çok kolay da olmadı. Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan için ne kadar önemli ve değerli bir projeyse başkaları için ise korkutucu ve ürkütücü bir projedir. Birileri de bu projeye engel olmaya gayret ettiler. Zaman zaman yavaşlatıldı. Çok şükür Türkiye’nin özellikle ısrarlı takibi sonucunda bu tren yolunun açılması çok önemlidir, çok değerlidir. Ümit ediyorum ki bölgemizin kalkınmasına çok büyük değer katacaktır” ifadelerini kullandı.