Acılı anneden haine tokat gibi sözler

Acılı anneden haine tokat gibi sözler

İlçedeki saldırıda oğlu Oğulcan Tuna'yı kaybeden 11 Mayıs Şehitler Derneği Başkanı Ahmet Tuna, dernek binasında gazetecilere yaptığı açıklamada, şehit aileleri olarak mahkeme sürecinin 6 yıldır takipçisi olduklarını aktardı. 

Dün gerçekleştirilen son duruşmada Yusuf Nazik ile ilgili verilen kararın yüreklerine su serptiğini ifade eden Tuna, "Bir nebze de olsa bu karar içimizi rahatlattı." dedi. 

Tuna, diğer sanıklar Aykan Hamurcu ve Hasan Kabakulak'ın ise verilen cezaların ardından tahliye edildiklerini hatırlatarak, şöyle konuştu: 
"Biz bu konuda bir şey anlayamadık. Çünkü bunlar gerçekten bir suç örgütünün içerisinde bulunan kişiler, bunları tahliye etmek bence şehit ailelerinin içine biraz dokundu. Adalete biz güveniyoruz ve sonuna kadar da adaletin yanındayız ama bu süreci de takip edeceğiz. Bu cezalar bize yeter mi? Yetmez, daha bunun sonu gelmedi. Biz 11 Mayıs Şehitler Derneği ve şehit aileleri olarak bu süreci takip edeceğiz." 
Tuna, devletin verdiği her türlü karara saygı duyduklarının altını çizdi. 

Dernek üyelerinden, saldırıda oğlu Halil Erdemci'yi kaybeden Medine Erdemci de ilk günden bu yana her duruşmaya katıldığını aktardı. 
Yusuf Nazik'in hak ettiği cezayı aldığını vurgulayan Erdemci, bu karara sevindiklerini ancak diğer 2 sanığın tahliyesinin kendilerini üzdüğünü söyledi. 

Saldırının planlayıcılarından Yusuf Nazik ile mahkeme salonunda diyaloğunun olduğunu belirten Erdemci, o anları şöyle anlattı: 
"Hakim ona suçunu sorarken 'Ben her şeyi anlattım' dedi. Ben de ona döndüm 'Bana bakar mısın' dedim. Döndü ve 'Yüzüme bak evladımın katili. Olmayan vicdanın birazcık varsa elini vicdanına koy, gerçekleri söyle ki vicdanın rahat etsin' dedim. Kimin zerre kadar eli varsa, kim ona bu işi yaptırmışsa gerçekleri söylemesini istedim. Döndü yüzüme baktı ve gözleri doldu, ağlamaya başladı. 'Ben çok rahatsız oldum, bana bu laflar çok ağır geldi ben gerçeklerin hepsini söyledim' diye cevap verdi." 

Karar duruşması süreci 

MİT operasyonuyla Suriye'den getirilen Reyhanlı saldırısının planlayıcılarından Yusuf Nazik, dün Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasında, "devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak"tan bir kez, 5'i çocuk 52 kişiyi öldürmek suçundan da 52 kez olmak üzere toplamda 53 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılmıştı. 

Sanık Nazik'e ayrıca, 28'i çocuk 130 kişiyi öldürmeye teşebbüs suçundan 3 bin 900 yıl, terör örgütü faaliyeti kapsamında izinsiz patlayıcı bulundurmak suçundan 16 yıl, 2 kişiyi duyu organları zarar görecek şekilde yaralama suçundan 36 yıl, bir kadının çocuk düşürmesine yol açacak şekilde yaralanması suçundan 20 yıl 3 ay, 3 kişiyi yaralama suçundan 20 yıl 3 ay, 20 kişiye yönelik basit yaralama suçundan 45 yıl, mala zarar verme suçundan bin 206 yıl, Reyhanlı'daki Emniyet Müdürlüğü, belediye, PTT ve notere verilen zarar dolayısıyla da kamu malına zarar vermek suçundan 48 yıl ve "silahlı terör örgütü THKP/C Acilciler'e üye olmak" olmaktan da 15 yıl olmak üzere toplam 5 bin 306 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. 

Mahkeme, sanıklar Hasan Kabakulak ve Aykan Hamurcu'ya ise "üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek örgüte yardım" suçundan 15'er yıl hapis cezası verilmesini kararlaştırmış, Hamurcu, "suçu ve suçluyu kayırma" suçundan da ayrıca 7 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum edilmişti. 
Kabakulak ve Hamurcu'nun hükümle birlikte tahliyesi kararlaştırılırken üye hakimlerden biri tahliye kararına muhalefet şerhi koymuştu.