Agd’den Terör Olayları Değerlendirmesi

Agd’den Terör Olayları Değerlendirmesi

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Bilecik Şube Başkanı Sadık Savak, son günlerde ülkenin içinde bulunduğu durum hakkında bir basın açıklaması yayımladı.
Savak, açıklamasında, İslam adına Müslüman kıyımı yapan taşeron bir terör örgütünün Irak ve Suriye’de yürüttüğü katliamlar hız kesmeden sürdürdüğünü belirtti. Müslümanların yaşadığı bir ülkeden Müslümanların yaşadığı bir başka ülkeye, Müslümanların yaşadığı bir şehirden Müslümanların yaşadığı bir başka şehre ateş düşüren katliamların en son Müslümanların akrabalarımızın olduğu Kobani’ye ulaştığını belirten Sadık Savak, “Bölgede yaşanan bu katliamın sorumlusu başta Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Avrupa Birliği ve İsrail’dir. Bunu görmeden yapılacak her türlü değerlendirme gerçekleri halı altına süpürmedir. Afganistan’dan Libya’ya, Suriye’den Sudan’a İslam coğrafyasında Müslüman kıyımı yapan ABD’nin, yine Müslüman kıyımı yapan taşeron terör örgütüne karşı yürüttüğü mücadele göstermeliktir. ABD önceliğindeki Koalisyon Güçleri’nin derdi katliamı engellemek değil, Büyük Ortadoğu Projesini gerçekleştirmektir. İsrail’in Filistin’de Müslümanlara karşı yaptığı katliamların amacı neyse, Irak’ta ve Suriye’de İslam adına kıyım yapan bu taşeron terör örgütünün de amacı odur. Farklı mezhepten ya da anlayıştan olduğu gerekçesi ile önce Müslümanları tekfir eden, ardından da tekfir ettiği Müslümanları hunharca katleden bir örgütün kime ve neye hizmet ettiği ortadadır. Bu coğrafyada huzurun, barışın, kardeşliğin yeniden inşa edilmesi gerekmektedir. Bunun yolu bin yılı aşkın bir süredir bu coğrafyada yaşayan Arapların, Farsların, Türklerin, Kürtlerin ve diğer toplulukların ırkçılık ve mezhepçilik bataklığına düşmeden hakkı üstün tutarak yeniden bir araya gelmeleridir. ABD, AB ve İsrail’in parmağının olduğu her müdahale bu coğrafyayı daha da yaşanmaz hale getirecektir” diye belirtti.
“BARIŞ VE HUZUR İSLAM BİRLİĞİ İLE GERÇEKLEŞİR"
Açıklamanın devamında, işgallerde yapılan cinayetler ve katliamlarda yitirilen çocukları, kadınları, gençleri ve ihtiyarları geri getirmenin mümkün olmadığını belirten Savak şunları belirtti;
"Ama yeni işgallerin, cinayetlerin ve katliamların olmasının önüne geçilebilir. Dökülen kanı, akan göz yaşını yok saymamız mümkün değildir. Ama yeniden kan dökülmesin, yeniden gözyaşı akıtılmasının önüne geçilebilir. Ateş, sadece düştüğü yeri yakmaz. Ateş, azıcık da olsa vicdanı olan, azıcık da olsa yüreği olan, azıcık da olsa anne olmayı bilen, azıcık da olsan baba olmayı bilen herkese dokunur. Ateş, azıcık da olsa İslam ahlakından nasiplenmiş herkese dokunur. Bu coğrafyanın tüm vicdan sahipleri, bu coğrafyanın tüm merhamet sahipleri, bu coğrafyanın insanlıktan ve İslamlıktan nasibini almış tüm yiğitleri, Arap’ı ile Fars’ı ile Kürt’ü ile Türk’ü ile bir araya gelmelidir. Barış ve huzur bu coğrafyada yaşayan halkların samimi istek ve gayretiyle gerçekleşir. Barış ve huzur ırkçılık dayatmayan, mezhepçilik dayatmayan İslam Birliği ile gerçekleşir. Bunun haricindeki her türlü arayış çıkmaz sokaktır. Bunun haricindeki her türlü arayış Arap’ın, Fars’ın, Kürt’ün, Türk’ün; Şii’nin, Sünni’nin kanının akmasıdır. Müslüman olsun ya da olmasın bölgede yaşayan her insanın can, mal, din, akıl ve nesil emniyeti bizim için kutsaldır. Müslüman olsun ya da olmasın haksız yere tırnağının ucuna zarar gelen bir insan bizim yanımızdadır. Müslüman olsun ya da olmasın haksız yere kan döken bir insan bizim karşımızdadır. Ölümün Türkçesi de Kürtçesi de Arapçası da bir yüreği olan herkese hüzün verir. Barışın Türkçesi de Kürtçesi de Arapçası da bir yüreği ola herkesi sevindirir. Türkiye, başta Irak, Suriye ve İran olmak üzere bu coğrafyanın tüm yerli unsurlarıyla bir araya gelmeli, yapay sınırları ve yapay düşmanlıkları ortadan kaldırmanın yollarını aramalıdır. Kardeşler ve akrabalar arasına çekilmiş tüm engeller kaldırılmalıdır.”