Atalay: “islam Barış Dinidir”

Atalay: “islam Barış Dinidir”

Paris’teki Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırıyı değerlendiren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay, “İslam ve Müslüman kimliğiyle bu terör olaylarını yapanlar en çok İslama ve Müslümanlara zarar verdiler, veriyorlar. İslam barış dinidir” dedi.
Bir dizi ziyaret ve toplantılar yapmak üzere Kırıkkale’ye gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Beşir Atalay, partisinin il başkanlığında yaptığı açıklamada Paris’teki Charlie Hebdo dergisine yapılan saldırıyı değerlendirdi. Türkiye’de bir gazetenin, Charlie Hebdo dergisinin baskısını yapmasını büyük bir provokasyon olarak değerlendiren Atalay konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her ne sebeple olursa olsun terör ve şiddeti asla tasvip etmek mümkün değil. Terörün her türlüsünü lanetliyoruz. Terörün her hangi bir dinle, özellikle İslamla irtibatlanması tabi çok yanlıştır. İslam ve Müslüman kimliğiyle bu terör olaylarını yapanlar en çok İslama ve Müslümanlara zarar verdiler, veriyorlar. İslam barış dinidir. Biz AK Parti olarak Türkiye’de gerçekten bütün hakları bütün sorunları ancak demokrasi ve hukuk içinde siyaset yaparak çözüleceğinin iyi bir örneğiyiz. Dolayısıyla hiçbir yerde şiddetle bir şey elde edilemeyeceğini tekrar ifade etmek istiyoruz.”
“Tabii bu konunun İslam dünyasına ve Türkiye’ye yansımaları var. Avrupa’ya yansımaları var. Avrupa’da Müslümanlara camilere yönelik tehditler var ama Fransa hükümeti doğrusu bu konuyu iyi yönetiyor. Fransa Cumhurbaşkanını takdirle karşılamak lazım. Hatta Antisemitizm’le ilgili yasaların olduğu gibi İslamofobiyle ilgili de koruyucu yasaların olması yönünde yeni teklifler geliştirdi. Onu çok önemli görüyoruz. Yani Avrupa ülkelerinde bu bir sorundur. Türkiye’ye yansıması ise bir gazetenin, o derginin baskısını yapması dağıtması ve yine orada düzenleme yaptı kapağa koymamıştı ama yazarları kapağa koydu. Bu çok tehlikeli ve riskli bir şey. Yani büyük bir provokasyondu bu. Yine, Allah’tan o gün akşamdan itibaren haber alındı ve güvenlik birimlerimiz iyi tedbirler aldılar. Yoksa Allah korusun istenmeyen şeyler olabilirdi. Biz peygamberimize hakaret edilmesini, haşa onunla alay edilmesi, onun karikatür resminin çizilmesi gibi herhangi bir faaliyete biz Türkiye de izin vermeyiz. Bunu yapmak sadece provokasyondur. Müslümanların ileri tepkilerini çekmem için yapılan tahriklerdir. Başka bir şey değil. Herkes bilir Türkiye’de hazreti peygambere saygıyı, İslam dininde Müslümanlar arası peygamberimizin resmi çizilmez, karikatürü yapılmaz, görüntüsü yoktur. Bunu tahrik etmek sadece istenmeyen olayların olmasını istemektir. O konuda emniyet birimlerimiz çok iyi tedbirler almışlardır. Ve dolayısıyla hamd olsun vatandaşlarımız da bu tür provokasyonlara karşı daha tedbirlidir. Üzücü bir şey olmamıştır”.
“Ama dünyanın her yerinde bu tür tahrikler her zaman artıyor. Genel olarak Türkiye açısından şunu söyleyeyim, Türkiye olarak hükümet olarak parti olarak biz tabi bu konularda çok tutarlı bir politika izliyoruz. Her türlü inancın, ibadetin önü açık, özgürlüğü vardır. O konuda hiçbir sorun yok Türkiye’de bunların önünü biz açtık. Ama bunların istismar edilmesi de tabii düşünce özgürlüğüyle ilgisi yoktur. Yani bu derginin yaptığının da Türkiye’de bir gazetenin yazarlarının yaptığında bir düşünce özgürlüğüyle de ilgisi yoktur, onu da ifade etmek isterim. Hamd olsun bu terör olayına karşı olanca tepkimizi gösterdik. Başbakanımız Paris’teki o yürüyüşe katıldı. Türkiye’nin katılması önemliydi. O yürüyüşte, en fazla Fransa ve Avrupa basınında yer alan konu başbakanımızın katılması oldu. Ve Türkiye her seviyede tepkisini gösterdi. Bundan sonra da göstermeye devam edeceğiz”.