Başbakan Yıldırım'dan konut kampanyası müjdesi

Başbakan Yıldırım'dan konut kampanyası müjdesi

Türkiye Bankalar Birliği 61. Genel Kurulunda konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Konut stoğunu azaltmak için bir kampanya başlatılacak, böylece çarkları konut sektöründe tekrar döndürmeye başlayacağız" dedi.

Yıldırım yüksek faiz ve enflasyonun kısmen aktif dış politikayla ilgili olduğunu söyledi. Büyümenin hem kaliteli olduğunu hem de tabana yayıldığını söyleyen Yıldırım, kurdaki seviyelerin nedeni olarak ise Türkiye'nin enerji faturasına işaret etti.

Başbakan Yıldırım'ın açıklamaları şöyle: 

Ülkemizin güçlü bir liderliğe ihtiyacı var. Çünkü bölgemiz riskli bir bölge. Ülke bütünlüğünü beraberliğini gözümüz gibi korumalıyız.

Güçlerinizi birleştirmelisiniz. Mesela faiz ve kredi noktasında bir karar aldınız. Bu karar çıktıktan sonra herkes buna uymalı değil mi? Tek ses olması lazım. Ama ben bazı alınan kararlarda birliktelik olmadığını anladım. Şayet yanlış anlamadıysam.

FAİZLERİ İNDİRİN ÇAĞRISI

Türkiye yüksek faiz ve enflasyonu hak etmiyor, enflasyonu aşağı çekmek bizim görevimiz. Enflasyondaki kıpırdanma çok hoşumuza gitmiyor, mücadele kararından sapma yok. Kurun en önemli etkeni enerji faturamızdır. Not düşürme eylemi etik değil, zamanlaması manidar. Bankacılık sektöründen beklentimiz var. Yüksek faiz bankalar için iyi bir şey değilse faizleri indirin.

KONUT KAMPANYASI GELİYOR

Bu günlerde algı operasyonları devam ediyor. Belli ki seçimlere kadar da tırmandırılarak devam ettirilecek. Amaç istikrarın güvenin yıkılması.Biz eminiz ki vatandaşlar olup biteni görüyor.Sizlerde algıya göre değil Türkiye'nin gerçeklerine göre hareket etmenizi bankacılardan bekliyoruz. Algı operasyonlarına karşı memleket menfaati için karar almaktan çekinmeyiz.

Konut sektöründeki konut stokunun azaltılması için konut kampanyası yapılacak. Ziraat Bankası ve diğer bankalar konut stoğunu azaltmak için kampanya başlatacak.

BAŞBAKAN YARDIMCISI ŞİMŞEK: KAYGILAR YERSİZ

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise yaptığı konuşmada, ekonomik göstergelere bakıldığında ekonomide bir miktar yavaşlamanın gündemde olduğunu dile getirdi.

Dış açığı daha makul düzeye çekmek için çok önemli reformlar yaptıklarını belirten Şimşek, "Yakın dönemde ithalatı azaltacak yatırımlara çok güçlü teşvikler verildi. Bu yatırımlar devreye girdiğinde Türkiye'nin cari açığı 19 milyar dolar azalacak" ifadelerini kullandı.

Şimşek, "Türkiye aslında odaklandığı zaman başarıyor. Savunmada, enerjide yerlilik oranı çok hızlı yükseldi. Biz şu an odaklanmış durumdayız. Cari açık meselesini de bu şekilde kalıcı bir şekilde yüzde 3'lerin altına çekme imkanımız önümüzdeki birkaç yıl içinde söz konusu olabilir" dedi.

Teşvikler sonrası 'Şu ana kadar neredeydiniz' diyenlerin olduğunu bildiren Şimşek, "Aslında Türkiye çok önemli reformları hayata geçirdi ama bunları anlatacak zaman bile yok" şeklinde konuştu.

TCMB'NİN HAMLESİNE İLK YORUM

Mehmet Şimşek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) bugünkü hamlesine atıf yaparak, "Merkez Bankası'nın eli kolu bağlı değil. Gereken tepkiyi veriyor" yorumunu yaptı. Banka bugün, rezerv opsiyon mekanizmasının döviz imkan oranının üst sınırını yüzde 55'ten yüzde 45'e düşürmüştü.

Şimşek son dönemdeki teşvikler sonrası ortaya çıkan eleştirilere yönelik, "Maliye politikasına ilişkin kaygılar da yersiz. Önümüzdeki dönemde kısa vadede kalıcı bir tahribat olmayacak ancak orta-uzun vadede vergiyi artırmadan tabana yayacağımız için mali disiplin korunacak" değerlendirmesini yaptı.

Enflasyon ile ilgili konuşan Şimşek şu ifadeleri kullandı: "Enflasyon geçici olarak çift haneye çıkmış durumda. Ama öncesine bakın, 90'lı yıllar sonrası biz yüzde 10'lar civarına kadar çekmişiz. Şimdi de enflasyonda kur etkisi net bir şekilde ortaya çıkıyor."

"PİYASALAR GEREKLİ OLUMLU TEPKİYİ VERDİ" 

Türkiye'nin son on beş yılda alt yapıda dünyada 39. sıradan 9. sıraya yükseldiğini söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, "Kanalistanbul var üç katlı boğaz geçişi var. hızlı tren projeleri var bunları beraber yapacağız. Sağlık sektöründe Türkiye dünyada göz kamaştıran bir başarıya sahip. Sağlık sisteminin gelecek 30 yılında yapılan anketlerde sistemden endişe eden ülkelerin oranları yüzde 60'dan 20'ye kadar. Türkiye'de sağlık sisteminden endişe duyan vatandaş oranı yüzde üç.Bunu koruyacağız. Okmeydanı SSK hastanesinde 70'li yıllarında sonunda sıra beklediğim günler aklıma geldi. 2000'li yıllarda doğan çocuklar oy kullanacak döneme geldi. Torunlarıma bunları anlatınca dedem neden bahsediyor dedem herhalde yaşlandı diyorlar. bunları yaşadık. Yavrularımıza , gençlerimize yaşatmadık yaşatmayacağız. çok şey yaptık. Yapamadıklarımız yok mu var. Biz her şeyi yaptık demiyoruz . Milletimizin refahı aydınlık yarınları bizim önceliğimiz oldu. Çok büyük saldırılara maruz kaldık. Hiçbir zaman milletin emanetini yere düşürmedik. Seçim gelip geçicidir.. Seçim kararı alınca piyasalar gerekli olumlu tepkiyi verdi. Vatandaşlarımızın ileriye yönelik öngörülerini daha da geciktirmemek için seçim kararını aldık. Bütün siyasi partilerin istediği karardı seçim. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi kabul edilmişti.Bunun uygulamasının daha fazla geciktirilmemesi ülkemiz için önemliydi. Siyasi rakiplerimizin beklentisini gördük bu kararır aldık . Bazıları niye bu kadar erken aldınız daha hazır değildik dediler. 15 yıldır hazır olmadıysan son bir ayda nasıl hazırlanacaksın. Vatandaşlar buna nasıl itibar edecek. Seçimin en önemli özelliği hükümet sandıkta kuruluyor. Yasama ya da karar veriyor meclisi de seçiyor. yasama ve yürütme ikisinin kararını da vatandaş veriyor" dedi . 

"YENİDEN YAPILANDIRMA BİR SUÇ DEĞİLDİR" 

Enflasyonun düşürülmesi konusunda hassasiyette bir gevşeme olmadığını söyleyen Başbakan Binali Yıldırım, "Enflasyonla mücadelede devam edecek. Hedef tek haneli hale getirmek. Gerekli tedbirleri alıyoruz. Yaşlılara , emeklilere imkanlar verildi. Ancak mali disiplinden kopma söz konusu değil. Finansal piyasalarla ilgili de tabi bankalarımızın olsun , merkez bankası kur dalgalanmalarını bankaların kredi ihtiyaçlarını dikkate alarak, dinamik bir yönetişim süreci ile gerekli tedbirleri almaya devam edecek. Olumsuzluklara dünyada petrol fiyatları artmaya devam ediyor. Petrol üreticisi olmayan ülkeler bundan etkileniyor. Türkiye de onlardan biri. Bir dizi tedbir aldık. Sizden isteğimiz de, kredi maliyetlerini bizim tarafımızdan ilave maliyetleri mümkün mertebe küçültmek, birlikte hareket ederek maliyetleri faizleri aşağıya çekmek. Yüksek faizden olan memnuniyetini de sona erdirmek. Daha düşük faizle daha makul karlar edeceksiniz. Ama teker dönmezse, çarklar dönmezse o ettiğiniz az karlardan da mahrum olabilirsiniz. Yaşatmayı esas almalısınız. Yeniden yapılandırma bir suç değildir. Kontrollü gitmek lazım. Bankacılık sistemi hem siyaset koordinasyon içerisinde ülkenin imkan ve kabiliyetlerini en iyi şekilde en verimli alanlara kullanmak için gayret içerisinde olmamız lazım" dedi.