Bu köpekler kapış kapış...Dünyaya gelmeden satılıyor

 Bu köpekler kapış kapış...Dünyaya gelmeden satılıyor


Kangal cinsi köpeklerinin Anadolu’ya özgü safkan gen kaynakları TİGEM Karacabey İşletmesi Köpek Tesisleri’nde korunuyor. Karabaş olarak bilinen, Orta Asya’dan Anadolu’ya 1071 Malazgirt Zaferi ile gelen Türklerin yoldaşı köpekler, Sivas Kangal halkının ağırlıklı olarak sahiplenmesinin ardından 1960’lı yıllardan beri Kangal olarak anılıyor. Tüm dünyaya nam salmış kangallar zeki, çevik ve koruyucu olma özelliği ile tanınıyor. TİGEM Karacabey İşletmesi tarafından satışı da yapılan kangalların dişileri 65 santimetre, erkekleri 75 santimetre boyutuna ulaşıyor. Oldukça ilgi gören kangal cinsi safkan köpeklerden edinmek isteyenler TİGEM Karacabey İşletmesine başvurarak 13-15 ay süre sonra sahip olabiliyor. 0-6 aylık 2 bin lira artı KDV olarak satılan kangallar, 6 aylıktan sonra ise 3 bin TL artı KDV olarak alıcı buluyor. Köpekler şecerelerinin bulunduğu sertifika ve boyunlarına takılan çipler ile satışı gerçekleştiriliyor. Şu an kangal sahibi olmak isteyenlerin sayısı 270’i buluyor.



Karabaşlar 1960’dan sonra kangal olarak anılmaya başlandı
TİGEM’ bağlı Karacabey Tarım İşletmesi Müdürlüğü Köpekçilik Tesisi Hayvan Besleme Teknikeri Seydi Vakkas Karaoğlan, Karabaş cinsi köpeklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya geliş hikayesini anlattı. Türklerin göç ettiklerinde Kayseri, Sivas, Tokat, Erzincan bölgelerine yerleştiklerini, Karabaş’a Sivas Kangal ilçesinde en fazla sahip çıkıldığı için 1960’dan sonra köpeğin Kangal ismi ile anılmaya başlandığını belirten Vakkas Karaoğlan, Sivas halkına da teşekkür etti.


Türkiye’de ilk defa resmi kuruluş olarak kangallara sahip çıkan kurumun TİGEM olduğunun altını çizen Karaoğlan, buradaki en büyük amacın köpeğin genlerini korumak olduğunu ifade etti. "Buradaki faaliyete 1992 yılında Ulaş Tarım İşletme Çiftliğinden getirdiğimiz 8 ana 2 baba köpekle başladık” diyerek sözlerini sürdüren Karaoğlan, “Getirdiğimiz köpekleri 5 yıl ıslah çalışmasından sonra satışına geçtik. Amacımız genlerinin korunarak yurtdışına kaçaklarının önlenmesidir” diye konuştu.

270 kişi sırada bekliyor
Yoğun talepten dolayı, köpekleri almak isteyenleri sıralamak zorunda olduklarının belirten Vakkas Karaoğlan, “Bizim burada kangallarda 25 ana, 15 baba, 5 genç dişi, 15 erkek yavru, 20 dişi yavru olmak üzere irili ufaklı 80 köpeğimiz var. Bu köpeklerin yavruları sırasıyla satış yapılıyor. Yoğun talepten dolayı şu anda sırada 270 kişi bekliyor. Bu gün almak isteyenlere biz diyoruz ki; ‘Kimse sırasından caymazsa bu 13-15 ay bulabilir. Sırasından vazgeçen olursa belki 5-6 ay içinde alabilirsiniz” dedi.


2007 yılından beri yapılan köpekler satışlarının tamamının çipli olduğunu vurgulayan Karaoğlan, “Satış evresine gelene kadar bütün aşılarını yapıyoruz. Buradaki fiyatlarımız 0-6 aylık 2 bin TL artı KDV’dir. 6 aylıktan büyükler için ise 3 bin TL artı KDV’dir. Tüm satışlarımızda çift isteyenlere asla kardeş vermeyiz. Bir anadan erkek bir anadan dişi veririz ki akrabalıktan gelecek hastalıklar olmasın. Sattığımız yavruların da safkan olarak çoğalmasını isteriz. 1996 bu yana akbaş ve kangallardan toplamda 4 bin üzerinde satış yaptık. Etrafımızda köpekçi yokken, bir sürü tesisler açıldı. Bu Kangallar, Akbaşlar herkesin köpeğidir. Kimsenin köpeği kötü değildir” ifadelerini kullandı.


Kangalların güzel olması için öncelikle safkan olması gerektiğinin altını çizen Karaoğlan, “Bilim insanların incelemelerine göre bizim köpeklerimizin tamamı da safkandır. Zaten safkan olmasa bu kadar kişi sırada beklemez. Dişilerde boy 65 santimetre, erkeklerde 75 santimetre ortalama olarak görebiliriz. Ama iyi bakıp beslerseniz, alanı güzelse bu köpeklerde 5-10 santimetre daha büyüme görülebiliyor. Her 1 metre köpek Kangal değildir. Kangallarda 3 boy vardır, Akyaka, Karayaka, Bozyaka . Bizim köpeklerimizin hepsi Akyaka cinsidir. Bu köpeklerin yavru zamanında büyüyene kadar koşması gerekmektedir. Günde en az 15-20 kilometre koşması gerekiyor ki en güzel boya gelebilsin. Sürüdeki köpekler bizim kadar iyi bakılmasa bile en güzel boya kalıba gelebiliyor” dedi.



Haşlanmış kemik ve etle besleniyor
Kangal cinsi köpek alacaklara da tavsiyelerde bulunan Vakkas Karaoğlan, “Hayvanın bakılacağı yer geniş olmalıdır. Dar bahçeli evde olmaz. Geniş evlerde, fabrika, iş yeri, villaları korumak için tavsiye ediyoruz. Köpek koşamazsa yazık olur. Kangal yavrularının 0-6 aya kadar 3 öğün yiyecek veriyoruz. 6-12 ay arası günde 2 öğün veririz. 1 yaşından sonra 1 öğüne düşeriz. Haşlanmış kemik tercih ediyoruz. Haşlamadan et vermiyoruz. Kuşbaşı şeklinde gençlere veriyoruz. Daha küçük yavrulara et kemiği suyunu mamalarının üzerine döküyoruz” şeklinde konuştu.


Vakkas Karaoğlan, bu tesiste açık ve kapalı iki sistemin olduğunu, uzun süre kapalı sistemde kalırlarsa rahatsızlıkların görülebileceğini dile getirdi. Açık alan olarak 4 metre genişliği, 75 metre uzunluğunda bir yerde köpeklerin bakıldığının altını çizen Karaoğlan, “6 ay köpek hareketsiz kalırsa kalçalarında sakatlıklar görülebilir. Kangalların esas görevi sürülerde çoban köpeğidir. Kurtların en büyük düşmanlarıdır. Kurtlarla tek mücadele eden kangallardır. Sürüde kuzularla beraber büyümüşse, büyüdüğünde ölümü pahasına o sürüyü korur. 300 - 400 başlı bir sürü de en az 2 köpeğin olması gerekiyor. Bizde satılanların yüzde 90’ı geniş çiftlik ve ev sahipleri alıyor” dedi.


Kangalların gebelik süresi 58-63 gün olduğunu ifade eden Karaoğlan, “6-8 ay arasında bir kızgınlık gösterir. 6 ayda bir göstermişse 8 ayda bir doğum, 8 ayda göstermişse 10 ay da bir doğum yapar. Nadiren de olsa 3-4 ayda kızgınlık gösterenler de olabiliyor. Gençler 6-8 yavru doğurabilir. Bu 12-13’e kadar da çıkabilir. Diğer doğumlarda yavru sayısı git gide düşüşe geçer” diye konuştu.


Kangallar ilk sahiplerini unutmuyor
Bir Alman Kurdu ile kangalın kıyaslanması durumunda, Alman Kurdunun birinci sahiplerini unuttuğunu söyleyen Karaoğlan, “Alman Kurduna 5-6 sene bakarsın, size kimse yan gözle bakamaz. O köpeği bana hediye ettiğiniz zaman o hayvan birinci sahibini unutur. Kangal köpeklerine siz bakarsanız köpek kaç kere el değiştirirse değiştirsin, kesinlikle ilk sahibini unutmuyor. Biz dışarıdan zaman zaman kan tazelemek için köpek satın alırız. Akrabalıklar olmasın, bağlar uzaklaşsın diye. Aldığımız bu erkek köpek bunun çiftleştirmeden önce kan tahlillerini yaparız. 1 ay karantinada tutar ve eşleştiririz. Satın aldığımız köpeğinin sahibi 3 yıl sonra gelir. Köpeğin ismini ilk sahibi seslendiği zaman o köpek yerinde duramıyor. Geldiği zaman da sahibine sarılıyor. Ayrılacağı zaman gözlerinden yaş akıyor ve 1-2 sene gözlerinde o yaşın izlerini görebiliyoruz” ifadelerini kullandı.


TİGEM’ bağlı Karacabey Tarım İşletmesi Müdürlüğü Köpekçilik Tesisi’nde yılda 100 civar kangal doğumu olduğunu belirten Vakkas Karaoğlan, “Yılda 80 tane satışımız oluyor. Bu bazen yavrularda fazla olduğu için bu rakam 100-120 arası değişebiliyor. Sırada bekleyenlerin sayısı 270 olduğu için, 13-15 ay beklemeleri gerekiyor. Biz uzun süre veriyoruz ki vatandaş ona göre hazırlığını yapsın. Kangal ve akbaşların korunması da kameralar ve güvenlik sayesinde yapılıyor. 24 saat işletmenin arazisi ve binaları korunuyor” dedi.