Çalışanlar dikkat! Kısa çalışma bitse de tam mesai olmayabilir

Çalışanlar dikkat! Kısa çalışma bitse de tam mesai olmayabilir

Pandemi sürecinde istihdamın korunması adına verilen devlet desteklerin en önemlilerinden biri de kısa çalışma ödeneği oldu. Milliyet yazarı Cem Kılıç'ın yazısına göre, 31 Ocak 2021 tarihine uzatılan başvuru süresi sonrası ocakta başvuru yapılan işyerlerinde mart ayı sonuna kadar kısa çalışma uygulamasından yararlanmak mümkün.

Kısa Çalışma Ödeneği (KÇÖ) bittiğinde çalışan ve işveren tarafında etkisi ne olacak? Çalışan tam maaşını alabilecek mi? İşveren işçisini tam zamanlı çalıştırmaya başlayacak mı? 

Kısa çalışma uygulamasının bitmesiyle birlikte kural olarak işçilerin normal çalışma düzenine geçmeleri, tam süreli çalışanların tekrar tam süreli çalışmaya başlamaları ve buna bağlı olarak da kısa çalışma öncesindeki ücretlerinin tamamını tekrar almaya başlamaları gerekiyor.

İdari yaptırımlarla karşılaşılabilir 

İşverenin tam süreli çalışmaya başlatmaması ve ücreti eksik ödemesi kural olarak çalışma şartlarının uygulanmaması nedeniyle işçiye haklı nedenle derhal fesih hakkı verirken, işverenin ayrıca ücreti eksik ödemesi nedeniyle idari yaptırımlarla karşılaşmasına sebep olabilecektir.

Ne var ki kısa çalışma uygulaması bitirilirken, fesih yasağı ve buna bağlı olarak ücretsiz izne gönderme hakkı 17 Mayıs 2021'e kadar uzatılmış durumda.

Bunun anlamı işverenin kısa çalışma uygulaması bitse de çalışanlarını tamamen veya kısmen ücretsiz izne gönderebileceği, çalışanların da 17 Mayıs'a kadar ücretsiz izne gönderildiği her gün için 47.70 TL alabileceğidir.

Dolayısıyla kısa çalışmanın bitmesine rağmen işçiler doğrudan tam süreli çalışmaya geçemeyebilecektir. İşveren kısa çalışmada olduğu gibi işçilerini daha az sürelerle çalıştırabilecek, çalıştırdığı süreye karşılık ücret ödeyebilecektir.

Ya da tamamen çalıştırmamayı ve ücret ödememeyi tercih edebilecektir. Tabii ki de ücretsiz izne çıkarmak istemeyen işverenler işçilerini tam süreli çalışmaya da geçirebilecektir.

Ekonomik güçlük varsa toplu çıkarma olur mu? 

İşten çıkarma yasağının bitmesi toplu işten çıkarmalara yol açabilir mi; bunun önünde bir engel olacak mı?
İşten çıkarma yasağının sona ermesiyle birlikte İş Kanunu'na tabi işçiler açısından normal fesih sistemi tekrar devreye girmiş olacak.

Normal fesih sistemimizde iş güvencesine sahip işçilerin iş sözleşmeleri ancak geçerli nedenle feshedilebilir. İş Kanunu bir işçinin iş güvencesine sahip olmasını, kıdem, çalışan sayısı ve işçinin bulunduğu konum gibi şartlara bağlıyor.

İşçinin iş güvencesine sahip olabilmesinin ilk şartı işverenin aynı işkolundaki işyerlerinde çalışan toplam işçi sayısının otuzdan fazla olmasıdır. İkinci şart ise işçinin kıdeminin altı aydan uzun olmasıdır.

Diğer bir şart ise işçinin belirli konumdaki işveren vekili olmamasıdır. Belirli konumdaki işveren vekili ile kastedilen işletmenin bütününü sevk ve idare eden yöneticilerle işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve ayrıca işyerine işçi alıp işten çıkarma yetkisi bulunan yöneticilerdir. Bu şartlara sahip bir işçinin iş sözleşmesi ancak geçerli nedenler varsa feshedilebilir.

Ücretsiz izin mi? 

Geçerli nedenlerin başında da ekonomik güçlük yaşanması gelmektedir. İşverenin ispatlayabildiği, gerçekten var olan ekonomik güçlük yaşaması durumunda, işçilerine fesih uygulama hakkı bulunmaktadır. Fesih yasağının bitiminden sonra halen ekonomik güçlük yaşamaya devam eden işverenlerin işçileri geçerli nedenle işten çıkarma ihtimalleri bulunmaktadır.

İş güvencesine sahip olmayan işçilerin iş sözleşmeleri ise bildirim sürelerine uymak şartıyla doğrudan sona erdirilebilecektir.

Dolayısıyla fesih yasağının bitiminden sonra toplu işçi çıkarmaların yaşanma olasılığı bulunmaktadır. Ekonomik durumun gidişatına göre bu olasılık aratacak veya azalacaktır.

Ancak fesih yasağının bitiminden sonra ekonomik güçlük yaşayan işverenlerin işçilerle anlaşarak ücretsiz izin uygulamasına devam etme ihtimalleri de bulunmaktadır. Fakat bu ücretsiz izinde işçiler nakdi ücret desteği alamayacaktır.

Temel neden kalkmadı koruyucu araç değişti 

Uygulamanın amacı neydi, hedeflere ulaşıldı mı?

Kısa çalışma uygulamasının hedefi koronavirüsün yayılımının engellenmesine yönelik olarak alınan tedbirler nedeniyle iş hacmi azalan ya da tamamen kapatılan iş yerlerinde işçilerin işlerini kaybetmesini engellemek, azalan gelirlerini belirli ölçüde güvenceye kavuşturmaktır.

Aynı amacı gerçekleştirmeye yönelen diğer bir uygulama da işverene fesih yasağı getirilmesi ve işçilere nakdi ücret desteği sağlanmasıdır. Salgında alınan tedbirlere bağlı olarak bu iki koruyucu mekanizma eşzamanlı veya farklı farklı uygulanabilmektedir. Salgının yayılımın engellenmesine yönelik tedbirler kısmen kaldırıldığı, çalışma yaşamının normale döndürülmesi amaçlandığı için kısa çalışma uygulamasının sonlandırılmasına karar verildi.

Fakat halen devam eden tedbirlerden etkilen işyerleri ve işçiler için fesih yasağının uzatılması ve buna bağlı nakdi ücret desteğinin ödenmeye devam edilmesi tercih edildi. Bu nedenle kısa çalışma uygulamasının temel nedeni tamamen ortadan kalkmasa da bu temel nedene karşı koruyucu olan diğer bir araçla yola devam edilmesine karar verildi.

Gelirde kayıp yaşanacak mı? 

KÇÖ alan çalışanların önemli bölümünün; işler henüz normale dönmediğinden ücretsiz izne çıkarılacağı, dolayısıyla nisan itibariyle 1.300 TL nakdi ücret desteği ile 1 ayı geçirmek zorunda kalacağı söyleniyor, bu doğru mu?

Önceki sorularda da belirtildiği üzere fesih yasağı 17 Mayıs 2021'e kadar uzatıldı. Buna bağlı olarak nakdi ücret desteği ödenme süresi de aynı tarihe uzamış oldu. Nakdi ücret desteğinin günlük tutarı 47.70 TL. Dolayısıyla bir ay boyunca ücretsiz izne gönderilen bir işçi ayda 1431 TL nakdi ücret desteği alacaktır.

Buna karşın 2021 yılı için en düşük kısa çalışma ödeneği miktarı 2146.50 TL, en yüksek ise 5366.25 TL'dir. Rakamlara bakıldığında kısa çalışmanın bitişiyle birlikte, normal çalışma sürelerine geçirilmeyen işçiler açısından önemli bir gelir kaybı yaşanacaktır. Özellikle üst gelir grubunda olup da ücretsiz izne gönderilen işçilerde kayıp daha yüksek olacaktır.

İşten çıkarma yasağı ne zaman bitecek? 

İşten çıkarma yasağında takvim KÇÖ ile ayrıştı. Buradaki yasak ne zamana kadar sürecek?

Dünkü yazımızda da belirttiğimiz üzere, salgınla birlikte yürürlüğe konulan temel uygulamalardan biri de işverenler tarafından iş sözleşmelerinin feshinin yasaklanması ve bu yasakla bağlantılı tek taraflı ücretsiz izin uygulama hakkı oldu. Fesih yasağı işverenin kanunda sayılan durumlar dışında işçilerin iş sözleşmelerini feshetmesini engellemek amacıyla yürürlüğe konuldu.

4857 sayılı İş Kanunu'na Geçici Madde 10 ile eklenen fesih yasağı, bu yasağa bağlı olarak işverene tanınan tek taraflı ücretsiz izne gönderme hakkı ve 4447 sayılı kanuna yapılan ekleme ile bu şekilde ücretsiz izne gönderilen işçilere ödenen nakdi ücret desteği 17 Nisan 2020'de yürürlüğe girdi. Kanunda yapılan değişiklik ve kanunda verilen yetkiye dayanılarak çıkarılan Cumhurbaşkanlığı Kararları ile fesih yasağı önce 17 Mart 2021'e sonra 17 Mayıs 2021'e kadar uzatıldı.