Covid-19’u izleyen merkez açıkladı: "Bitti demekle bitmiyor"

Covid-19’u izleyen merkez açıkladı: "Bitti demekle bitmiyor"

Kovid-19 İzlem Merkezi’nde görevli Uzm. Dr. Yunus Çatma, merkezdeki İlk 6 aylık dönemde elde edilen sonuçları Milliyet’le paylaştı: “Kovid-19’u atlatan kişilerin bir kısmında baş ağrısı, ishal, saç dökülmesi, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve baş ağrısı gibi sıkıntıların devam ettiğini saptamış durumdayız. Hastalığı atlatanların yüzde 10’luk kısmında ishal şikâyetinin devam ettiğini, yüzde 15’lik kısmında ise saç dökülmesi yaşandığını, yüzde 20 oranında ise göğüs ağrısı, nefes darlığı gibi şikayetinin birkaç ay boyunca devam ettiğini tespit ettik. Bazı hastalardaki kalp enzimlerinin ve pıhtılaşma değerlerinin hâlâ yüksek olduğunu görüyoruz.”
Çatma, virüs kalpte hücre infiltrasyonu ve iltihaplanmaya kadar giden bir süreç yaratabildiğine işaret ederek, devamında da şunları dedi:

“Pıhtılaşma komplikasyonları nedeniyle bir müddet kan sulandırıcı tedaviler veriliyor. En çok devam eden şikâyetlerin nefes darlığı, öksürük ve ishal olduğunu görüyoruz. Bu hastalığa yakalanan ve atlatan kişileri uzun vadede nasıl etkileyeceği bilinmezler arasında. Kalple ilgili ciddi tutumlar olduğunu ve kalp tutulumlarının uzun vadede ne şeklide seyredeceği ya da kalp yetersizliğine sebep olup olmayacağı bilinmeyen konular. Bununla ilgili 1 yıl hastaları takip ederek açıklık getireceğimize inanıyorum.”

TÜRKİYE HASTALARDA ASPRİN KULLANIYOR


Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, ABD’de hastanede tedavi gören koronavirüs hastalarında düzenli kullanıldığında ölüm riskini yüzde 47 düşürdüğü ortaya çıkan aspirinin, Türkiye’de salgının başından bu yana kullanıldığını söyledi. Koronavirüsten kaynaklanan ölümlerin önemli bir sebebinin vücuttaki bütün damarların iç yüzeyini döşeyen hücrelerin, virüsten etkilenerek görevini yapamaz hale gelip, kanın pıhtılaşması olduğunu söyleyen Prof. Azap, “Amerikalı bilim insanlarının yaptığı şey de kan sulandırıcı ilaçların gerçekten bunu ne kadar önlediğini gösteren bir çalışma. Aspirinin yüzde 50 oranında bunları önlediğini gösterdiler. Türkiye’de zaten kan sulandırıcı ‘aspirin’ olabilir ‘heparin’ olabilir, baştan beri hastalarımızda kullanıyoruz” dedi.