Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesinde 'merkez çöker' uyarısı

Davutoğlu-Kılıçdaroğlu görüşmesinde 'merkez çöker' uyarısı

4 saat 20 dakika süren görüşmenin finaline doğru CHP Genel Bakanı Kılıçdaroğlu söz alarak Davutoğlu’na “Sizi iyi niyetle uyarmak istiyorum. Bu süreç çok uzadı. Kamuoyunda da bu durum rahatsızlık yaratıyor. Vakit geçirmenin anlamı da yok. En kısa sürede bu işi bitirelim” dedi. Kılıçdaroğlu’nun bu çıkışıyla birlikte nihai karar toplantısıyla sürecin tamamlanması mutabakatına varıldı. Tarafların açıklamalarına da yansıdığı gibi Perşembe ya da Cuma buluşulmak üzere toplantı sona erdi.

BAŞARISIZ OLURSAK MERKEZ ÇÖKER RADİKALLER KAZANIR

Toplantının bir diğer önemli detayı ise Ak Parti genel başkanı Davutoğlu’nun olası AK Parti- CHP koalisyonuna ilişkin yaptığı Almanya ve Yunanistan göndermeleri oldu. Edinilen bilgilere “Almanya ve Yunanistan’daki koalisyon süreçlerine” atıfla, “Olası bir AK Parti- CHP koalisyonun başarılı olması halinde öncelikle demokrasimiz kökleşir; başarısızlığı halinde ise merkez çöker, radikaller kazanır” değerlendirmesi yaptığı öğrenildi.

BÜYÜK KOALİSYON VE SYRİZA ÖRNEĞİ

AK Parti Genel Başkanı Davutoğlu’nun, Almanya’daki Hıristiyan Birlik (CDU/CSU) ve Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasındaki “Büyük Koalisyon” olarak nitelendirilen koalisyonun başarılarına gönderme yaptığı, Radikal Sol Syriza’yı iktidara taşıyan Yunanistan’daki Yeni Demokrasi- PASOK koalisyonu örneğiyle de Türkiye arasında benzerlik kurduğu öğrenildi. Davutoğlu’nun bu benzerliği CHP MYK’da olası bir AK Parti- CHP Koalisyonun başarısızlığının HDP ve MHP’yi güçlendirebileceği mesajı olarak değerlendirildi.

DAVUTOĞLU’NUN 28 ŞUBAT VURGUSU

Davutoğlu’nun görüşmede dile getirdiği bir diğer konunun ise 28 Şubat dönemi olduğu öğrenildi. Davutoğlu’nun “Bizim tabanımızda bir 28 Şubat hassasiyeti var. Özellikle 8 yıllık eğitim konusundaki taleplerinizi dile getirmeniz bu hassasiyeti arttırıyor” dediği kaydedildi. Kılıçdaroğlu’nun Davutoğlu’nun bu değerlendirmesine “Bizim hiç bir şekilde imam hatiplerin kapanmasına yol açacak bir talebimiz yok. Tek talebimiz Türkiye’yi bilgi toplumuna taşımak için okullarla, bölümlerle, inançlarla uğraşan değil, eğitim sistemini bir bütün olarak ele alan, bilimselliği önceleyen bir eğitimin sisteminin kurulması” karşılığını verdiği öğrenildi.