Demirtaş'tan şaşırtan çıkış

Demirtaş, partisinin il binasında düzenlediği basın toplantısında, Demokratik Toplum Kongresi'nin genel kurulunda 14 madde halinde tartışmaya açtıkları bildirgeye bazı çevrelerin ciddiyetle yaklaştığını, kimilerinin destek sunduğunu, kimilerinin ise eleştirdiğini söyledi.

"Özellikle sokağa çıkma yasaklarının yaşandığı yerlerdeki ağır savaş durumu, yaşanan ölümler ve çatışma halinden çıkışın tartışmayı siyasi zemine çekmenin bir vesilesi olsun diye o tartışmayı yürüttük ve sonucu açıkladık" diyen Demirtaş, sorunun çözüm yerinin parlamento olduğunu ve siyasi yollarla çözmek istediklerini belirtti.

Deklarasyonun "birlikte yaşam projesi" olduğunu savunan Demirtaş, şöyle devam etti:

"Deklarasyon, Türkiye'nin yabancı olduğu ilk defa duyduğu bir deklarasyon değil. Özellikle 'HDP değişti' diyenler, Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasındaki hedeflerimize, vaatlerimize dönüp baksınlar. Deklarasyon, aşağı yukarı parti programımızın bir benzeridir."

Demirtaş, sorunun şiddet zeminden çıkarılarak, diyalog zeminine ve barışçıl yöntemlere dönülmesi gerektiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye'nin en büyük sorunu Kürt sorunudur. Her parti bunu kabul ediyor. Peki bunu konuşmadan Anayasayı nasıl yapacaklar? Şehirlerde bu kadar ağır ihlaller yaşanırken, büyük bir savaş yürürken nasıl anayasa yapılacak? Asıl anayasayı yapması gereken toplumun kendisidir. Bunların hepsi göz boyamadır. HDP'nin içinde olmadığı ve desteklemediği bir anayasa ülkede toplumsal sözleşme ve uzlaşma sağlayamaz."

Demirtaş, kendileri hakkında başlatılan soruşturmalara tepki gösterdi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun randevusunun iptaline de değinen Demirtaş, yaşananlara, karşılıklı sert söylemlere, siyasetteki gerilime rağmen yeni anayasa ve sorunların çözümü için görüşmeleri gerektiğini ifade ederek, "Bütün bu sorunların varlığı görüşmememiz için değil, görüşmemiz için gerekçedir. Görüşme ve diyalog olması gerekiyor. Diyaloğa açık tutumumuzu sürdürüyoruz. En zor koşullarda bile diyalog kesilmemeli. Siyasetçilerin konuşabilmesi, iptal edilen randevunun yeniden gündeme alınabilmesi gerekir" şeklinde konuştu.

Bir gazetecinin, CHP'nin tavrı konusundaki sorusuna Demirtaş, "Sağ olsunlar da kelin merhemi olsa önce kendi başına sürerdi" yanıtını verdi.

Partilerin halkın taleplerini dikkate alması gerektiğini işaret eden Demirtaş, "Ne olursa olsun siyasetçiler konuşabilmeli. Savaş ne kadar derinleşirse derinleşsin siyasetçiler diyalog bağını koparmamalıdır. Siyaset bunun için vardır. Diyalog çağrılarımız reddedilirse ısrarcı olmamız lazım. Başka bir şey yapmak için seçilmedik" ifadelerini kullandı.

Demirtaş, partilerinin kapatılmasına yönelik açıklamaların hatırlatılması üzerine, HDP'nin kapatılacak bir parti olmadığını söyledi. Bu tartışmaların yersiz olduğunu savunan Demirtaş, sözlerini şöyle tamamladı:

"Türkiye'de binde 1 oy almış partiler var. Onlar şimdi kapatılmamız gerektiğini düşünüyor ve çağrısını yapıyorlar. Biz onlar kapatılsın demeyiz, onlara kapatılma davası açılsa karşı çıkarız. Halk onları bin defa kapatmış. Hiçbir parti kapatılmamalıdır."