Erdoğan: "Atacağımız adımlar bölgenin kaderini değiştirebilir"

Erdoğan: "Atacağımız adımlar bölgenin kaderini değiştirebilir"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, özel uçak "TUR" ile saat 12.45'te Rusya'nın Soçi kentine geldi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Soçi Uluslararası Havalimanı’na gelişinde, Krasnodar Bölge Valisi Veniamin Kondratyev, Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Soçi Temsilciliği Başkanı Anatoliy Şostak, Soçi Belediye Başkanı Anatoliy Pahomov ve diğer yetkililer karşıladı.

Erdoğan ile birlikte Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da Soçi'ye geldi.

ERDOĞAN'LA PUTİN BİR ARAYA GELDİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Soçi'deki Devlet Başkanlığı Rezidansı’nda bir araya geldi.

Erdoğan, daha sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ortak basın toplantısı düzenleyecek.

PUTİN: İLİŞKİLERİMİZ ÖZEL BİR STATÜ KAZANDI

Sputnik Türkiye'nin haberine göre davetini kabul edip Soçi'ye geldiği için Erdoğan'a teşekkür eden Putin, görüşmenin basına açık kısmında şunları söyledi: "Sizinle planladığımız gibi ilişkilerimiz gelişiyor. Sizinle bir araya gelip ikili ilişkilerimizin kilit alanlarını ve Suriye krizi dahil olmak üzere temel uluslararası sorunlarını konuşabilme imkanı bulmamız çok iyi oldu. Bu ortak çalışmalarımız, Rusya-Türkiye ilişkilerinin özel bir statü kazandığını ve tamamen onarıldığını gösteriyor."

Putin şöyle devam etti: "Referandum sonucu nedeniyle sizi bir kez daha tebrik etmek istiyorum. Ülkenizdeki iç siyasal durumun düzene gireceğine ve bunun, Rusya-Türkiye ilişkilerinin gelişmesine yardımcı olacağına inanıyoruz. Zira sizinle yaptığımız birçok şeyin parlamentolarımızda tartışılması gerekiyor."

ERDOĞAN'DAN İLK AÇIKLAMA

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise yaptığı açıklamada, "Atacağımız adımlar bölgenin kaderini değiştirebilir" ifadelerini kullandı.

ERDOĞAN-PUTİN ORTAK BASIN TOPLANTISI

Erdoğan'la Putin görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.

Putin'in açıklamalarından satır başları;

"Yakın geçmişte ikili ilişkilerimiz sınavdan geçmiştir. Şu anda kesin bir şekilde normalleşme süreci tamamlanmıştır. Bugünkü görüşmelerde Rus Türk işbirliği programının yerine getirilmesi konularını ele aldık. Karşılıklı engellerin ve kısıtlamaların kaldırılması, ticaret ve yatırım ilişkilerinin güçlendirilmesi ve ticaretimizide milli para birimlerinin kullanılması gibi konuları ele aldık."

"Karşılıklı hizmet ticareti ve yatırım anlaşmalarının tamamlanması konusunda anlaştık. Ortak yatırım 1 milyar dolar tutarında ortak yatırım fonunun çalışmaların tamamlanması konusunda anlaştık."

"İnsani alanda işbirliğini ele aldık. Mayıs ayında Rus turistlerin 3'te 1'i Türkiye'yi tercih etmiştir. Rus turistlerin Türkyie'de güvenliğinin sağlanması kritik önem taşımaktadır.

"Küresel ve bölgesel konuları görüştüğümüz zaman özellikle uluslararası terörle mücadele konusuna önem verdik. İstihbarat birimlerimiz ve savunma bakanlıklarımız arasında işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda anlaştık. Sayın Erdoğan'la hemfikiriz ki Suriye'deki çözüm sadece siyasi ve diplomatik yöntemle mümkündür. Rusya ve Türkiye'nin etkin rolü sayesinde çatışmaları durdurabildik. Bu iki tarafı ortak müzakere masasına oturtabnildik."

"Karadeniz Ekonomik İşbirliği zirvesi hazırlıkları görüştük. Bu zirve 22 Mayıs'ta İstanbul'da yapılacak." 

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:

"Sın 2 ay içerisinde Rusya'ya ikinci ziyaretimi gerçekleştiriyorum. Sayın Putin'in nezdinde heyetime gösterdikleri misafirperverlikten dolayı teşekkür ediyorum."

"2016 Ağustos'tan beri Putin'le 5'inci kez bir araya geldik. Tüm görüşmeler sayesinde siyasi ilişkilerimizde arzu edilen ivmeyi yakalıyoruz."

"Bugün atılması gereken adımlar konusunda istişarelerimizi yaptık. Aldığımız kararları ve yapılanları tekrar gözden geçirme fırsatını bulduk."

"Türk Akımı ve Akkuyu Nükleer Enerji Santralindeki işbirliğimiz hassasiyetle ilerliyor."

"Suriye'deki kriz başta olmak üzere bölgesel sorunları da ele aldık. Benim çok sevdiğim bir Rus atasözü var: Kimin neresi ağrıyorsa, onunla ilgili konuşur diye. Ülkelerimiz için der Suriye 6 yıldır kanayan bir yara."

"Suriye'yle 911 km sınırı olan aynı kumaştan kesilmiş bir ülkeyiz. Yanıbaşımızda yükselen çocuk feryatlarına nasıl duyarsız kalabiliriz? Kimyaasal ve konvansiyonel silahlarla katledilmesine nasıl gözlerimizi kapatabiliriz? Bu acılardan kopup gelen 3 milyon insan bizim topraklarımızda yaşam mücadelesi veriyor."

"Dostum Putin de bu drama son vermeyi samimi bir şekilde arzu ediyor. Türkiye-Rusya-İran garantörlüğnüde uygulanan çatışmasızlık, siyasi çözüm çalışmalarının başarıya ulaşması için fırsat penceresi oluşmuştur. Astana görüşmeleri sayesinde ateşkesin tahkim edilmesi hedefine bir an önce ulaşmaya çalışıyoruz. Bazı çevreler tüm enerjilerini süreci sabote etmeye harcıyor."

"Bunun en bariz örneği Han Şeyhun'daki kimyasal saldırıdır. Bu saldırıların sorumluların cezalandırılmasının son derece önemli olduğu konusunda hem fikir olduğumuzu gördük. Rusya'yla eş güdüm halinde çalışmalarımızı sürdüreceğiz. En temel öncelik Suriye'de akan kanın durdurulması, toprak bütünlüğü ve siyasi birliğinin korunmasıdır."

"Bizler bugüne kadar terör örgütleri arasında ayrım yapmadık, yapmıyoruz. YPG, DEAŞ, El-Kaide arasında hiçbir fark yoktur. Güney sınırımız boyunca güvenliğmiizi tehdit eden düşman bir yapının oluşmasına izin veremeyiz. Her türlü önlemi almayı sürdüreceğiz. Nisan ayında gerçekleşen terör saldırılarında hayatını kaybeden Rus vatandaşları için de taziyelerimi sunmak istiyorum."

SORU-CEVAP

(Suriye krizinin çözümü ve güvenli bölgeler) Erdoğan: Ta başından itibaren her yerde güvenli bölge ifadesini kullandım, bugün de kullanıyorum. Rai-Cerablus arası ve güneye doğru 4-5 bin km'lik alan. Şimdi de çatışmasızlık bölgesi çıktı ki bu bölge de İdlib. Burada malum Halep'ten kaçan insanların yaşam mücadelesi var. Oradaki bir yeşil hatta bir çatışmasızlık bölgesi ilan edildi. Temenni ederim ki bu bölge korunmaya devam eder. Bugün sayın başkanla harita üzerinde ayrıca müzakere ettik. Astana'daki önemli konulardan bir tanesi de bu. Bu çatışmasızlığın bir karara bağlanması, Suriye'de önemli bir adımın atılmasına vesile olur.

Putin: Suriye krizi ancak ve ancak siyasi yollarla çözülebilir. Fakat bu siyasi sürecin gelişmesi için çatışmaların durdurulması gerekiyor. Rusya-Türkiye-İran bu formülün oluşmasına en büyük katkı sağlayan ülkelerdir. Yöntemlerden bir tanesi bu güvenli bölgeler veya çatışmasızlık bölgelerinin oluşturulması. ABD Başkanı'nın birtanesinin açıklamasında da bu tabir kullanıldı, Trump'la telefonda da bu konuyu görüştük. ABD yönetimi bu girişimleri destekliyor. Rus tarafı bir ön görüşme yaptı hem Şam hem Tahran'la. Hepimizin ortak düşüncesi belirli mekanizmaların oluşturulması doğrultusundadır. Astana'da toplanan çatışma taraflarının nihai kararı vermeleri gerekiyor. Kendi ülkelerinin kaderlerini onlar tayin edecek. Biz de garantörler olarak bu mekanizmaların ilerde gelişmesi ve verimli hale gelmesi için elimizden geleni yapacağız. Bu öneriyi destekliyoruz.

(Ticari-ekonomi ilişkilerin normalleşmesi) Putin: Bugün bunu ilan edebiliriz. Her yönden ele aldık bu konuyu. Kısıtlamalar konusunu. Domateslerden bahsediyoruz, bu yaptırımlara tabii olan tek ürün değil. Tekstil ürünleri, hizmetler, iş gücü, birçok knouyla ilgili yaptırımlar uygulanıyordu. Tüm bu kısıtlamların kaldırılacağı konusunda mütakabata vardık. Malum trajik olayardan sonra hayat yerinde durmadı, devamlı gelişti. Üreticilerimiz büyük miktarlarda kredi aldılar. Burada bir üretim süreci söz konusu. Teknik ve alt yapının oluşturulmasıyla ilgili bir süreçtir. Vizelerde de devam edecek. Rusya'yı ziyaret edenler için tabii ki kolaylıklar sağlanabilir. Meslektaşlarımız bize bir liste yollayacaklarını söylediler. Domatese gelince, sonsuz akadar kapatmayacağız. Fakat dediğim yatırım süreci tamamlandıktan sonra pazarın bu sektörü de açılacak. Diğer yaptırımların kaldırılması kanaatindeyiz.

Erdoğan: Sayın Putin hepsini söyledi. Domates dışında bütün konularda gıdada, konfeksiyonda, tekstilde arkadaşlarımız mutabık kaldılar. Türk domatesinin Rus pazarında olmasını isteriz. Normalleşme sürecinin ötesine geçiyoruz. Yeni bir süreç başlıyor, hayırlı olsun.

Putin: Uygulanan kısıtlamalar trajik olaydan sonra ortaya çıkmıştır. Ekonomik alanda özellikle kısıtlamalar uyguladık. Bizim üreticilerimiz kredi almıştır. Türk domatesleri daha ucuz. Biz de şunu istiyoruz ki Rusya'da tüketiciler daha ucuz mal alsınlar. Rusya'da tarım sektörünün de gelişmesini istiyoruz. Kredi alanlar zor duruma uğramasınlar. Mevsimsel sebeplerden dolayı iç piyasamızın ihtiyaçlarını kendi üretimimizle tam olarak karşılayamayacağız. Dışardan da ürün alıyoruz. Şu konuda anlaştık ki bazı mevsimlerde Türk ortaklarımız diğer ülkelerle aynı rekabet koşulları altında faaliyet göstermelidir.

(Çatışmasızlık bölgeleri kimin girişimiydi?) Putin: Bizim ortak tutumumuz: Bu bölgelerin oluşturulması ülkedeki ateşkes rejiminin sağlanmasına katkıda bulunacaktır. Her türlü çatışmaların durdurulması siyasi diyalogun temel garantisidir. Bu sayede ülkenin egemenliği ve toprak bütünlüğü sağlanacaktır. Suriye'de farklı siyasi görüşler mevcut olabilir ama halk bu konuda nasıl ne şekilde birleşecek. Bu çözümlerin mutlaka bulunması gerekiyor. Terör unsurlarına gelince; bu bölgelerin oluşturulmasına rağmen örgütlere karşı mücadele etmeye yine de devam edeceğiz. BM'nin terör listesi var, bu listedekilerle savaşacağız. Bu fikir kimin aklına geldi? Türkiye'de, İran'da görüşüldüğü sırada ortaya çıktı. ABD tarafından da bu tarz fikirler seslendirildi. Bu çatışmaların durdurulması rejiminin orada korunması ve denetlenmesi gerekiyor. Uçuşlara gelince; evet çatışmasızlık bölgesi olacağına göre uçuşlara kapalı olacak aynı zamanda.