Gürültü cinayetinin davası başladı!

Polis ve jandarmanın geniş güvenlik tedbirleri aldığı davada sanık baba, olayla hiçbir ilgisinin olmadığını ifade ederek tahliyesini istedi. 3 evladını kaybeden baba ise, çocuklarının vurulduğunu görünce bayıldığını söyledi.
Bursa 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, '3 ayrı kasten adam öldürmek, genel emniyeti tehlikeye sokmak, mala zarar vermek, tehdit ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar Kanunu’na muhalefet' suçlarından toplam 3 ayrı müebbet ve 12 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanık Umut Ç. (31) ile oğluna yardım ettiği iddiasıyla 53 yıla kadar hapsi talep edilen baba Hurşut Ç. (62) ilk kez hakim karşısına çıktı. 8 Eylül’de merkez Osmangazi ilçesi Yunuseli Mahallesi Hüseyin Kanalıcı Caddesi'nde meydana gelen olayda, arabayla spin atarak gürültü yaptıkları iddiasıyla tartıştıkları Şefik (29), Ferit (27) ve Emrah Ece (24) kardeşleri kurşun yağmuruna tutarak öldürmekle suçlanan tutuklu sanık U.Ç. ile babası H.Ç. dehşet gününü anlattı.

"ÖLEN GENÇLERDEN BİRİ BANA SİLAH DOĞRULTTU AMA SİLAH TUTUKLULUK YAPTI"

Olay gecesi gençlerin önce motosiklet ardından da araçla pati çektirerek gürültü yaptıklarını ileri süren U.Ç., “Babam işlettiğimiz marketten çıkıp gençlerle konuşmaya gidince ben de arkasından gittim. Babam bana gelmemem gerektiğini, sadece konuşacağını söyledi. Babam ölen gençlerin en büyüğü ile ‘Oğlum neden yapıyorsunuz? Müşteriler rahatsız oluyor’ dedi. Ölen gençlerden Şefik Ece de ‘Yaparsak ne olur? Rahatsız oluyorsan işyerini kapat’ diye konuştu. Bunun üzerine tartışma başladı. Aralarına girdim. Üzerimde biri el yapımı 2 silah vardı. Elimi kaldırarak, babam ile doğru konuşmalarını söyledim. Bu sırada biri elime vurunca kavga başladı. Ben yere düştüm. Bana da babama da vurmaya başladılar. Belimdeki silahlardan biri yere düştü. Biri silahı alıp bana doğrulttu. Ancak ateş edemedi. Ben belimdeki silahı çıkartıp silah doğrultan kişiye doğru ateş ettim. Kaç el ateş ettiğimi bilmiyorum” dedi.

"CEZAEVİNDEN YENİ ÇIKMIŞTIM"

Yere düşen silahı alıp eve geldiğini anlatan U.Ç. ifadesini şöyle sürdürdü:
“Evde, silahın mekanizmasında sıkışan kurşunu çıkardım. Arabaya bindik. Polislere teslim olmaya giderken kavgadan kaçan kardeşlerden birinin tekrar geri geleceğini düşündüğüm için silahlardan birini babama verdim. Araba tam olay yerinden geçerken eve kaçan kişinin elinde bıçakla tekrar olay yerine geldiğini gördüm. Bu sırada aracımız stop etti. Bu genç küfrederek üzerimize geliyordu. Ben de ona doğru ateş ettim. Araçtan indim, babam beni durdurmak istedi. Fakat babamın yüzü kanlar içindeydi. Ona da kaç el ateş ettiğimi hatırlamıyorum. Araca binip tekrar karakola teslim olmaya giderken polisler bizi yakaladı. Babamın bu olayla hiçbir ilgisi yoktur. Adam öldürmeye teşebbüs suçundan girdiğim cezaevinden yeni çıkmıştım”.
Tutuklu baba H.Ç. ise, oğlunun ifadesini tekrarlayarak onun üzerinde silah olduğunu bilmediğini anlattı. Ölen gençlerle aralarında hiçbir husumet olmadığını söyleyen baba Hurşit Ç., “Ben hiç silah kullanmadım. Suçsuzum. Benim oğlumu azmettirmem ya da ona yardım etmem söz konusu değil. Tahliyemi istiyorum” diye konuştu.

“3 OĞLUMUN DA VURULDUĞUNU GÖRÜNCE BAYILMIŞIM”

Duruşmaya 3 evladını kaybeden baba F. (65) ve anne E.E. de (52) müşteki olarak katıldı. Baba F.E. sanıklarla aralarında hiçbir husumet olmadığını ifade ederek, “Gece yarısı oğlum Şefik Ece eve geldi. Bunun üzerine uyandım. Baba, ‘Emrah’ı vurmuşlar. Ben polisi arayacağım, sen de ambulansı ara” dedikten sonra evden çıktı. Evden bıçak aldığını görmedim. Elinde anahtar ve telefon vardı. Yeni ameliyattan çıkmıştım. Merdivenlerden inerken düştüm. Olay yeri evimizin önüydü. Oraya gittiğimde her 3 oğlumun vurulduğunu görünce fenalaşıp bayılmışım. Sanıklardan şikayetçiyim. Çocuklarımın rahatsız edici davranışlarda bulunduğunu düşünmüyorum. Çocuklarım alkol de kullanmazdı. Sabah işe gideceklerdi” dedi.
Anne E.E. ise, çocuklarını iyi yetiştirdiğini ifade ederek, “Onlar alkol kullanmaz, kimseyle de kavga etmezlerdi. Ölen oğlum Şefik Ece beni aramıştı. Ama konuşamadık. Onu geri aradığımda öldüğünü öğrendim. Sanıkların ikisinin de cezalandırılmasını istiyorum” diye konuştu.
Mahkeme kısa bir aranın ardından kararını açıkladı. Tutuklu babanın tahliye talebini reddeden mahkeme heyeti, 5 kişinin şahit olarak duruşmaya zorla getirilmesine karar verdi. Dava eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.