Öğretmenini dövdü yetmedi, müdür yardımcısına palayla saldırdı!

Öğretmenini dövdü yetmedi, müdür yardımcısına palayla saldırdı!

Bursa'da akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı. Arkadaşının yok yazılmasına kızan bir öğrenci, önce sınıf öğretmenini darp etti. Daha sonra müdür yardımcısına da palayla saldırdı.

ÖNCE ÖĞRETMENİNİ DÖVDÜ, SONRA MÜDÜR YARDIMCISINA PALAYLA SALDIRDI

Bursa Kestel ilçesi Çimento Fabrikası Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde iki gün önce yaşanan olayda derste arkadaşının yok yazılmasına sinirlenen 16 yaşındaki M.S., önce öğretmeni Serkan Subaşı'na saldırarak darp etti. Okuldan kaçan M.S. hakkında disiplin işlemi başlatıldı. İkinci gün okula gelen M.S., elindeki palayla müdür yardımcısı İbrahim Özalkan'a saldırdı. Özalkan'ın bütün çağrısına rağmen masaya palayla vurup tehditler savuran M.S., kaçarak kayıplara karıştı. Olayın ardından öğrencisi tarafından darp edilen öğretmen Serkan Karabulut, 4 günlük rapor aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Olayın ardından ilgili sendikalar ve öğretmenler okul önünde buluşarak, "Eğitim emekçilerine yönelik şiddeti kınıyoruz. Meslek onurumuzu çiğnetmeyeceğiz" yazılı pankart önünde yaptıkları basın açıklaması ile öğretmenlere yönelik şiddetin önünün alınmasını istedi.


MEB, ÖĞRETMENLERİN GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK ZORUNDADIR

Aralarında Eğitim-Sen, Türk Eğitim-Sen ve Eğitim-İş Kestel temsilciliklerinden öğretmenlerin bulunduğu basın açıklamasında öğretmenler, "Öğretmene uzanan eller kırılsın.", "Serkan öğretmen yalnız değildir.", "İbrahim öğretmen yalnız değildir" şeklinde slogan attı.

Öğretmenler adına basın açıklaması yapan Eğitim-Sen Kestel temsilcisi Fadime Erezer, Milli Eğitim Bakanlığının (MEB) öğretmenlerin güvenliğini sağlamak zorunda olduğunu belirterek, "Ülkemizde eğitim emekçilerine yönelik saldırılar her geçen gün artmaktadır. Maalesef ilçemiz Çimento Fabrikası Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde Salı günü bir öğretmenimize sınıfına girerek saldıran bir öğrenci, ertesi gün elinde pala ile okula gelerek müdür yardımcımıza saldırmaya çalışmıştır. Sevginin, saygının ve merhametin öğrenilmesi gereken eğitim yuvalarımız ne yazık ki şiddetin, çatışmanın ve öfkenin merkezi haline gelmeye başladı. Biz eğitim emekçilerin darp eden, yaralayan bazen de ölümümüze sebep olanlar maalesef en yakınımız olan öğrenci ve velilerimizdir." dedi.

TOPLUMU YÖNETENLERİN KUTUPLAŞTIRICI DİLİ ŞİDDETE ZEMİN HAZIRLIYOR

Olayın salt güvenlik ve polisiye tedbirlerle çözülemeyeceğine dikkat çeken Erezer, şunları söyledi:

"Okullarımızda artan şiddet toplumun tamamında artan şiddetten bağımsız değildir. Toplumda her gün, her alanında yaşanan şiddet maalesef meşrulaştırılmaktadır. Temel insani değerlerin yerini maalesef siz ve biz almıştır. Toplumda sürekli ötekileştirilmeye maruz kalan kesimler sürekli artmaktadır. Toplumu yönetenlerin kutuplaştırıcı dili de şiddete zemin hazırlamaktadır."

Fadime Erezer, her düşünceden öğretmenler olarak öğretmenlere karşı yaşanan şiddeti kınadıklarını belirterek, "Öğretmenlere yönelik şiddete karşı gerçek çözümler üretilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı bilmelidir ki öğretmenlerin sabrı tükenmek üzeredir. Öğretmenlerimiz can güvenliği ile karşı karşıyadır ve acil çözüm beklemektedir. Artık okullar öğretmen ve öğrenciler için en güvenilir yerler değildir." şeklinde konuştu.

Aktif Eğitim Sen Bursa temsilciliğinden Selami Gün ise, saldırıya uğrayan arkadaşlarına destek vermek için geldiklerini belirterek, şunları söyledi: "Geçen senede böyle birkaç vakıa oldu. Hatta bizimde bir üyemiz bu şekilde bıçakla yaralandı. Bu yıl yine aynı durumda bir olayla karşı karşıyayız. Eğitimin içinde ki bu şiddet sarmalından bir an önce kurtarılması gerekiyor. Toplumun bu kutuplaşmadan şiddet ortamından ve gerilimden bir an önce kurtulması gerekiyor." dedi.

Sendika temsilcisi öğretmenler de olayın sebebinin ise öğrencilin arkadaşının derste yok yazılması olduğunu belirterek, "Hocalarımızın şuanda durumları iyi Serkan Karabulut 4 günlük rapor aldı, diğer öğretmenimizin de durumu iyi, saldırıya rağmen kurtulabildi." dedi.

ÖĞRETMENİMİZE SALDIRDI

Olayın tanığı öğrenciler ise şunları söyledi:

"Ben olayı gördüm, elinde sallama vardı o tarafa kaçtı. İbrahim hocanın odasına girdi ve masaya vurmaya başladı. Hoca; 'oğlum yapma' diye bağırdı. Ancak o vurarak sonra çıkıp kaçtı. Hoca peşinden gitti ama yakalayamadı."