Özal'ın ölümüyle ilgili davada şok detay

Özal'ın ölümüyle ilgili davada şok detay

 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın öldürüldüğü iddiasıyla emekli Tuğgeneral Levent Ersöz'ün yargılandığı davada ilginç detaylar ortaya çıktı. Soruşturmayı yürüten Savcı Kemal Çetin'in soruşturma devam ederken aralarında Semra Özal ve Ahmet Özal'ın bilgilerinin de bulunduğu 3 klasörlük teknik ve iletişim tespit bilgilerini imha ettiği anlaşıldı. İmha işlemi tutanaklarda yer aldı. Özel yetkili mahkemelerin kapatılmasının ardından Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesine başlanan merhum Özal davasının dün gerçekleşen duruşmaya taraf avukatları katıldı. Davanın tek sanığı Ersöz'ün sağlık sorunları nedeniyle GATA hastanesinde tedavisi devam ettiği belirtildi. 


"54 KİŞİYE AİT BİLGİLER YOK OLDU"

Duruşmada söz alan sanık avukatı Hulusi Coşkun davanın zaman aşımı dolmasın diye açıldığını belirtti. Çoşkun, ana dosyanın delilleriyle birlikte kaçırıldığını ileri sürerek, "Olayın oluşumunda müşteki Cumhurbaşkanı'nın, eşiyle ilgili görüntüler üzerinden şantaj yapılarak zehirletildiği iddia edilmiştir. Ana dosya ve delilleriyle dosyadan kaçırıldı. Semra ve Ahmet Özal ile ilgili görüntüler ve iletişim tespitlerinin bulunduğu, takipsizlik verilen 54 kişiye ait tüm bilgi ve delilerin yer aldığı 3 klasör savcı tarafından imha edildi" dedi. Gizli tanıkların arkasındaki kumpasın ortaya çıkartılması gerektiğini belirten Çoşkun "Olayda gizli tanık İlker Çınar, olaya ilişkin Savaş Korkmaz ve Levent Ersöz birlikte merhum Özal'ı zehirlediğini iddia ediyordu. Ardından Çınar ifade değiştirdi. Korkmaz'ın gerçek isminin "Savaş Gevrekçi" olduğunu belirtti. Zehirlediği iddia edilen Korkmaz'ın soruşturma kapsamında tanık olarak ifadesi alınmış. Ancak böyle önemli birinin iletişim tutanakları ve faksları soruşturma savcısı tarafından imha edilmiştir. Çınar bir subay olarak dosyaya 200 sayfalık tek bir imla hatası bulunmayan Türkiye'nin geçmişini yargılayan dilekçe veriyor. Ardında ki gizli güçler ortaya çıkartılmalı" dedi. 

GİZLİ TANIK İÇİN ADRES TESPİTİ 

Çoşkun,aynı zamanda gizli tanık İlker Çınar'ın Tuncay Güney gibi yurt dışına çıkartılacak bir papaz olduğunu iddia etti. Mahkeme başkanı Hayrettin Türe gizli tanık İlker Çınar'ın TC'si üzerinden adresinin tespit edilmesi için Emniyet Genel Müdürlüğüne yazı yazılmasına, halen GATA hastanesinde bulunan Sanık Ersöz'ün sağlık durumunun ifade vermeye elverişli olup olmadığını sorulmasına karar vererek davayı erteledi.