Sedat Peker'den ilginç taziye

Sedat Peker'den ilginç taziye
DHKP-C ile Ergenekon ve organize suç örgütü yöneticiliğinden yargılanan ve ceza alan Sedat Peker gizli tanıklık yaparak kendisinin hapiste yatmasına neden olan Poyraz için yayınladığı taziyede “İçimde kin yok” diyerek cemaate yüklendi.

Peker’in Facebook sayfası üzerinden açıklaması şöyle:

Kıymetli dostlarım,

Birkaç gün önce gazetelerde Ergenekon soruşturmasında tutuksuz olarak yargılanırken, hakkımda tutuklama kararının çıkarılmasına sebep olan ifadenin sahibi gizli tanık Poyraz’ın vefat ettiğini (Yüce ALLAH günahlarını affetsin) öğrendim.

Ergenekon davasında ki başka sanıkların avukatlarının bu şahsın gizli tanık olabilme kriterlerini taşımadığından dolayı onu gizli tanık yapanların kanunen suç işledikleri için bu yetkililerle ilgili suç duyurusunda bulunduklarını gazetede ki haberlerden öğrendiğimde aslında hiç de şaşırmadım. Meğer bizim gizli tanık Poyraz, kanser hastasıymış. Benim aleyhime ifade verirse hem kesilmiş hapis cezalarından kurtarılacağı hem de kendisine el altından maaş bağlanacağı, bunun yanında da tedavilerinin yapılmasıyla beraber, çocuklarına iş temin edileceğinin sözü de paralel yapıya ait polisler ve savcılar tarafından kendisine verilmiş.
Tam tahliye olacakken, tekrardan senelerce cezaevinde kalmama sebep olan bu şahısa karşı inanın içimde hiçbir kin yok. Ona hakkımı kesinlikle helal ediyorum. Çaresizliğe düşmüş bir insanın maddi imkanlar için onurunu ve şerefini sattığı maalesef ki geçmişte de birçok kez görülmüştür(Yüce ALLAH bizlere bu tip insanlardan olmayı nasip etmesin).

Benim hakkımı helal etmediğim kişiler ise bu teklifi Poyraz’a getiren paralel yapının üyesi olan polisler ve savcılardır. Onlara hem bu dünyada hem Hak dünyada hakkımı helal etmiyorum, etmeyeceğim.

Cezaevlerinde yatan polis yetkililerinin dışarıda ailelerini görünce üzülüyorum. Ancak cezaevinde yatan polislere üzülmüyorum. Bir dostum bana bu konuyla ilgili ne düşünüyorsun? Diye sorduğunda kendisine şunu söylemiştim: Aynı dine mensup tarafların arasında ki tartışmalarda kişilerin söyleyeceği sözler, tartışmayı daha çok alevlendirir. Böyle durumlarda en doğru yöntem, Peygamber Efendimiz’in (S.A.V.) sahih Hadis-i Şerifler’ine başvurmak olacaktır. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bir Hadis-i Şerif’inde şöyle buyuruyor: “Merhamet etmeyene merhamet edilmez.” Onlar bizlere merhamet etmediler. Cezaevinde vefat eden, kanser hastalığına yakalanan, uzunca yıllarını cezaevinde yitiren, Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk sanıklarına merhamet etmediler.

Ayrıca Gazze’de İsrail ablukasını kaldırmak için oraya giden şehit Furkan’a ve diğer şehitlere, onların ailelerine merhamet etmediler(İsrail’e iletmek üzere şehit ailelerinin telefonlarını dinlediler). Bunun gibi on binlerce sebepten dolayı bizlerin onlara merhamet etmesi, onlar için üzülmesi asla mümkün değildir, dedim.

Gizli tanık Poyraz, tahliyeme birkaç ay kala Ergenekon mahkemesi tarafından aniden dinlemeye karar verilmiş, sadece basit bir piyondu. Onun ifadesiyle tutuklandım. Ancak Yüce ALLAH’a şükürler olsun ki bu şahıs uyuşturucu bağımlısı olduğundan dolayı kendisine 6-7 gün boyunca paralel yapı polislerinin kampa alarak, öğrettikleri olayların hepsini birbirine karıştırarak, ifadesinde verdiği açıklardan dolayı hakkımda farklı mahkemelerde açılan ( bu şahsın ifadeleri yüzünden) tüm davalardan beraat ettim.

Ergenekon mahkeme heyetine savunmamda şunu söylemiştim: “İbrahim Emre isimli,organize şubedeki yetkili hakkında benim yapmış olduğum şikayetlerle hapis kararı verilmiş bir kişidir. Bu kişiyle ilgili dosyam yargıtaydayken, yani aramızda kanuni bir husumet varken, bu şahsın Poyraz isimli gizli tanığın ifadesini alması hukuka uygun olmadığı gibi ayrıca da bir suçtur. Organize şube müdürlüğünde yüzlerce yetkili varken, kendisini mahkum ettirdiğim bir kişi tarafından gizli tanığın ifadesinin alınması değil bizim kanunumuzda dünyada ki hiçbir ülkenin kanununda açıklaması yoktur, geçerliliği yoktur, dediğimde Ergenekon davasının mahkeme başkanı Hüseyin Özese, yüzüme bakıp, sadece başka diyeceğiniz bir şey var mı? Deyip hakkımda tutuklama kararı vermiştir. Bizi ailemizden, sevdiklerimizden, dostlarımızdan ayıran paralel yapının mensubu polislere, savcılara tutuklandılar diye, cezaevinde yatıyor diye, tabi ki merhamet etmeyeceğiz. Çünkü Peygamber Efendimiz (S.A.V.) “Merhamet etmeyene, merhamet edilmez.” demiştir.

NOT: Gizli tanık Poyraz, benim yirmi beş senelik en yakın adamım olduğunu söylemesine rağmen benimle ilgili mahkemeye çekildiğimiz bir resim veya video görüntüsü sunamadığı gibi hakkımda bugüne kadar açılan hiçbir soruşturmada da ismi bir kere geçmemiştir. Yani hayalet Casper gibi bir insanmış. Yirmi beş sene boyunca benimle beraber yaşamış ama hiçbir canlı tarafından görülmemiş. Paralel yapının polisleri, savcıları tezgahı kurdular.Kendi hakimlerine de beni tutuklattırdılar. “Merhamet etmeyene, merhamet edilmez.”(Hadis-i Şerif)