Sendika başkanın davasına başlandı!
Yayınlanma:
Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “alenen kamu görevlisine hakaret” suçundan 2 yıldan 8 aya kadar hapis talebiyle yargılanan Eğitim-Sen Bursa 2. Nolu Şube Başkanı Selçuk Türkoğlu ilk defa hakim karşısına çıktı. Duruşmaya müşteki Vali Münir Karaloğlu ile avukatı AK Parti İl Başkanı Cemalettin Torun'un yerine yetki belgesi ile avukat Erol Güngör katıldı.
Türkoğlu, geçen yıl ağustos ayında milli eğitimde yönetmelik değişikliği ile bir çok okul müdürün mağdur olduğunu ifade ederek, “Ben bu tasfiye sürecinde yerel bir televizyon programına katılmıştım. Bir konuşma yaptım. Kullandığım ifadeler sürece ilişkin konuşmaydı. Kimseye hakaret kastım yoktu. Ben Bursa’daki eğitim sektöründe çalışan binlerce kişinin resmi temsilcisiyim. Bu konuşmayı da bu çerçevede yaptım. Kesinlikle hakaret kastım yoktur. Bu sebeple öncelikle beraatimi, aksi takdirde lehime olan hükümlerin uygulanmasını istiyorum. Eğer ceza verilecekse de hakkımdaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ederim” dedi.
Mahkeme, taraf avukatlarına savunma için mühlet vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Türkoğlu, duruşma çıkışı, Baro Başkanı Ekrem Demiröz ve Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanı Güney Özkılınç ile birlikte adliye önünde yağmur altında basın açıklaması yaptı. Türkoğlu, "Ağustos 2014 yılında temel eğitim kanundaki değişiklikten sonra Milli Eğitim Müdürlüğü'nde de bütün kamuda olduğu gibi bir tasfiye ve kıyım süreci başlamıştı. O kadar vicdansız bir kadrolaşma yaşandı ki Bursa’da yalnızca 500’e yakın okul müdürü ve bin 80 müdür yardımcısı görevinden alındı. Bu arkadaşlarımızdan onu idare mahkemesine açtıkları davaları kazanarak haklı olduklarını ispatladı. Ben de bu süreçte bir televizyon programındaki ifadelerimden dolayı yargılanıyorum. Hem meslek etiği, hem de adalete baskı imajını silme açısından bir an önce bu davadan çekilin” dedi.
Baro Başkanı Demiröz ise, Selçuk Türkoğlu gibi haksızlığa tepki gösterdiği için yargılanan herkesin yanında olacağını söyledi.
Türkoğlu, geçen yıl ağustos ayında milli eğitimde yönetmelik değişikliği ile bir çok okul müdürün mağdur olduğunu ifade ederek, “Ben bu tasfiye sürecinde yerel bir televizyon programına katılmıştım. Bir konuşma yaptım. Kullandığım ifadeler sürece ilişkin konuşmaydı. Kimseye hakaret kastım yoktu. Ben Bursa’daki eğitim sektöründe çalışan binlerce kişinin resmi temsilcisiyim. Bu konuşmayı da bu çerçevede yaptım. Kesinlikle hakaret kastım yoktur. Bu sebeple öncelikle beraatimi, aksi takdirde lehime olan hükümlerin uygulanmasını istiyorum. Eğer ceza verilecekse de hakkımdaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep ederim” dedi.
Mahkeme, taraf avukatlarına savunma için mühlet vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Türkoğlu, duruşma çıkışı, Baro Başkanı Ekrem Demiröz ve Eğitim-Sen Bursa Şube Başkanı Güney Özkılınç ile birlikte adliye önünde yağmur altında basın açıklaması yaptı. Türkoğlu, "Ağustos 2014 yılında temel eğitim kanundaki değişiklikten sonra Milli Eğitim Müdürlüğü'nde de bütün kamuda olduğu gibi bir tasfiye ve kıyım süreci başlamıştı. O kadar vicdansız bir kadrolaşma yaşandı ki Bursa’da yalnızca 500’e yakın okul müdürü ve bin 80 müdür yardımcısı görevinden alındı. Bu arkadaşlarımızdan onu idare mahkemesine açtıkları davaları kazanarak haklı olduklarını ispatladı. Ben de bu süreçte bir televizyon programındaki ifadelerimden dolayı yargılanıyorum. Hem meslek etiği, hem de adalete baskı imajını silme açısından bir an önce bu davadan çekilin” dedi.
Baro Başkanı Demiröz ise, Selçuk Türkoğlu gibi haksızlığa tepki gösterdiği için yargılanan herkesin yanında olacağını söyledi.
Bursa
