'Tabutsuz’ cenaze namazı

İddiaya göre belediye tabut vermeyince battaniyeye sarılı cenaze, mezarlık duvarının üzerine konularak namazı kılındı. Namazı bir vatandaş kıldırırken, annesi kardeşleri ve bazı ylakınlarının katıldığı cenazeyi polisler uzaktan izledi.

Hüseyin Doğukan Erdoğan’ın battaniye sarılı cenazesi ilçe mezarlığına getirildi. Mezarlık duvarının üzerine konulan cenaze için birkaç yakınının katılımıyla namaz kılındı. Cenazeye Erdoğan’ın annesi Servet, kardeşleri İlayda, İdil ve bazı yakınları katıldı. Namazda din görevlisi bulunmazken, Hüseyin Doğukan Erdoğan’ın battaniyeye sarılı cenazesi sırtta taşınarak toprağa verildi.

ANNE: EŞİM SÜREKLİ ŞİDDET UYGULADI

Hüseyin Doğukan Erdoğan’ın annesi Servet Erdoğan, eşinin ve eşinin ailesinin psikolojik sorunları olduğunu ileri sürerek şunları söyledi:

"18 yıllık evliyim. Oğlumun babasının ve babasının ailesinin psikolojik sorunları vardı. Bu aile köy muhtarı tarafından dışarıya atılmış, sürgün edilmiş. Köylerinde bunlara Deli Hacer, Deli Emine, Deli Hikmet Derler. Çocuklarıma sürekli şiddet uyguluyordu. 7- 8 yıldır beni anneme göndermezdi. Oğlumu döve döve elini kırdı. Daha sonra rapor aldı. 3 aydır göreve gitmiyordu. Doğukan’la, teyzelerinin çocuklarını görmek için Kayseri’ye geldik. Buraya geldiğimiz öğrenince Kahramanmaraş’tan Şanlıurfa’ya kadar bizi tehdit etti. Siz gelirseniz cesedinizi lojmanın önüne sereceğim diye. Benim çocuğum takdir alan bir öğrenci. Herhangi bir örgüte üye olduğu çıkmadı. Eşim tehdit edince Doğukan bizi otele yerleştirmeyi düşündü. ’Oğlum polise söyleyelim’ dedim. Anne onlar bizi koruyamaz dedi. Bunu duyan polisler yanımıza geldi. Tartışma yaşandı. Oğlum, lojmanda kimse kalmadığı için hırsızlık olur diye babasının silahını yanına almıştı. Daha sonra bu acı olay gerçekleşti."

’TABUTLARI SAKLADILAR’ İDDİASI

Hüseyin Doğukan Erdoğan’ın teyzesinin oğlu ise belediyenin tabutları sakladığını öne sürererek, "Hiçbir cami tabut vermedi. İmam sıkıntı. Polislerimiz için yüreğimiz parçalandı. Psikolojik sorunları olan bir çocuktu" dedi.

Cenazeye, Hüseyin Doğukan Erdoğan’ın babası Hikmet Erdoğan katılmadı.

CAMİ CEMAATİ CENAZEYİ İSMEDİ

Cami cemaati cenaze namazının camide kılınmasını istemediği belirtildi.

Sivil bir araçla camiye götürülmek istenen Erdoğan'ın cenazesine, cami cemaati tepki gösterince, cenaze camiye alınmadan doğrudan mezarlığa götürüldü. Cenazenin, mezarlık görevlilerinin kazma ve kürekleri götürmesinden dolayı araç içerisinde bekletildiği de öğrenildi. Öğle namazına müteakip, mezarlıkta, mahalle imamının önderliğinde kılınan Erdoğan'ın cenazesi, battaniye içinde toprağa verildi.
Burada konuşan Doğukan Erdoğan'ın annesi Servet Erdoğan, oğlunun babasından sürekli şiddet ve baskı gördüğünü, bunun içinde psikolojisinin bozulduğu iddia etti. Anne Erdoğan, olay yerinde olduğunu belirterek, yaşanan olayı şöyle anlattı:
"Bayram izni için iki günlüğüne Kayseri'ye geldik. Eşim buraya geldiğimizi öğrenince yolda Maraş'tan Şanlıurfa'ya kadar 'Siz gelirseniz cesedinizi lojmanın önüne sereceğim' diyerek bizi tehdit etti. Çocuk bunun üzerine bunalıma ve strese girdi. Benim çocuğum terörist değil. Herhangi bir örgüte kaydı çıkmadı. Olay olduğunda ben yanındaydım. Babası bizi öldürmekle tehdit ettiği için 'Anne nereye sığınalım. Sizi götürüp bir otele yerleştirelim. Ben başımın çaresine bakarım. Bende otele yerleşmeyelim, polise durumu anlatalım' dedim. Bu konuşmaları yaparken orada iki tane sivil polis varmış. Bunun üzerine oğlum, 'Anne polis bizi koruyamaz. Polisin önünde insanları öldürüyorlar. Polis kimi koruyor ki bizi korusun' dedi. 2 polis bunu duyunca yanımıza gelerek 'Polisten ne gördün. Polisler sizi niye koruyamasın' dedi ve oğluma çıkıştı. Bunun üzerine ben polisin önüne geçerek 'Polis bey, oğlum daha 17 yaşında ve küçük. Onun dediğine bakmayın. Babası ile problemleri var. Onun yüzünden öyle diyor' deyince polis beni itekledi ve 'Sen dur bakalım, şu çocuk nasıl bir çocukmuş bakalım' dediler ve tartışma çıktı."
Anne Erdoğan ayrıca, oğlunun kaçarken son olarak, 'Anne şu parayı siz alın. Sizi dayımlar alır. Ben başımın çaresine bakarım. Eve kesinlikle gitmeyin, babam sizi öldürecek' dedikten sonra uzaklaştığını belirtti.