Tzob Genel Başkanı Bayraktar: “soyada Üretim Artırılmalı”

Tzob Genel Başkanı Bayraktar: “soyada Üretim Artırılmalı”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, son yıllarda üretimi hızla artsa da gıda sanayinde yaygın olarak kullanılan, yem sanayinin en önemli hammaddesi olan ve yağlı tohum ithalatında birinci sırada yer alan soyada ülke ihtiyacını karşılamak için çok daha fazla üretime ihtiyaç bulunduğunu belirtti.
Şemsi Bayraktar, hasadı süren soya fasulyesiyle ilgili yaptığı açıklamada, soya fasulyesinin olağanüstü özellikleriyle sağlıklı beslenmedeki öneminin yanı sıra tutkal, mürekkep, sabun, benzin, böcek ilacı, alkol, plastik ve lastik gibi 400’ün üzerinde endüstriyel ürünün üretiminde kullanılan ender tarla bitkilerinden biri olduğunu belirtti. Türkiye’de gıda sektöründe son yıllarda yaygınlaşmaya başlayan tüketiminin dışında soyanın ağırlıklı olarak yem sektöründe kullanıldığını vurgulayan Bayraktar, yağı alındıktan sonra geriye kalan küspesinin bol miktarda protein içerdiğini, iyi bir hayvan yemi olarak özellikle kanatlı yem rasyonlarında yüksek oranda kullanıldığını bildirdi. Bayraktar, tam yağlı soya ve soya fasulyesi küspesinin kanatlı yemleri hammaddesi olarak öncelikle yüzde 25-35 oranında kullanıldığına dikkati çekti. Bayraktar, “Verilen desteklerle 2004-2013 döneminde soya ekim alanı yüzde 209, üretim miktarı 260, verim yüzde 16,5 arttı. Bu dönemde ekim alanı 140 bin dekardan 432 bin 600 dekara, üretim miktarı 50 bin tondan 180 bin tona, dekar başına verim 357 kilogramdan 416 kilograma çıktı” dedi.
ADANA SOYA FASULYESİ ÜRETİMİNDE AÇIK FARKLA BİRİNCİ
Soya üretimi için yeterli potansiyel bulunduğunu bildiren Bayraktar, şunları kaydetti:
“Ülkemizde 2013 yılında 1,3 milyon ton ihtiyacımız olmasına rağmen 180 bin ton soya üretildi. Bu yıl rekoltenin yüzde 15 gerilemeyle 153 bin ton dolaylarında kalacağı tahmin ediliyor. 18 ilimizde soya üretiliyor. Türkiye soya üretiminin üçte ikisini Adana gerçekleştiriyor. Adana, 2013 yılında 119 bin 74 ton soya üretti. Soya üretiminde açık farkla birinci olan Adana’yı Mersin, Samsun izliyor. Mersin, 2013 yılında 34 bin 298 ton, Samsun 10 bin 740 ton soya üretti. Bu illeri 6 bin 281 tonla Osmaniye, 5 bin 235 tonla Mardin, bin 987 tonla Kahramanmaraş izledi. Çukurova ve Ege Bölgesi ikinci ürün, İç Anadolu, Karadeniz ve Marmara bölgeleri ise ana ürün olarak soya ekimine oldukça uygun. Üretim çok daha fazla artırılabilir. Türkiye’nin soya üretimi için yeterli potansiyel olmasına rağmen soya ve soya ürünleri ithalatı oldukça fazla. Yağlı tohumlar içinde en fazla soya ithalatı gerçekleştiriliyor. 2013 yılında toplam yağlı tohum, yağ ve küspe ithalatı toplam 5,1 milyon tonu buluyor. Gerçekleştirilen toplam ithalatın yüzde 42’sini soya ve soya ürünleri oluşturuyor.”
“SOYADA ÜRETİCİ ÇOĞU ZAMAN ÜRÜN PAZARLAMADA ALICI BULAMAMAKTADIR”
Türkiye’de soya üretiminde üretici fiyatlarının diğer ikame ürünlerle rekabet edecek düzeyde olmadığını vurgulayan Bayraktar, şu bilgileri verdi:
“Çiftçi soya fasulyesi yerine düşük maliyetle üreteceği buğday, mısır gibi diğer ürünlere yönelmektedir. Ayrıca, gümrük vergi oranlarının düşüklüğü ve dünya fiyatlarının ülkemize göre daha az olması yüzünden sanayici ihtiyacının büyük bölümünü ithal etmektedir. Üretici çoğu zaman ürün pazarlamada alıcı bulamamaktadır. Hayvancılık sektöründe hammadde sıkıntısı yaşayan ülkemizin bunu dışa bağımlı yem sanayiyle gerçekleştirmesi mümkün değildir. Soyanın hasadı, depolanması ve işlenmesiyle ilgili eğitim faaliyetleri artırılmalıdır. Yağlı tohum olduğunda çabuk bozulan soyanın uygun şartlarda depolanması büyük önem arz etmektedir. Ülkemizde soyanın depolanması ile alakalı kurutma ve depo tesisleri yeteri kadar bulunmamakta, bulunanlarda ise modern teknolojiler yeterince kullanılmamaktadır. Soya üretiminin artırılmasına paralel olarak soyanın işlenmesi ve depolanmasına yönelik eksiklikler giderilmelidir.”