Kılıçdaroğlu'na bir tepki de Deniz Baykal'dan geldi

Kılıçdaroğlu'na bir tepki de Deniz Baykal'dan geldi

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP Genel Başkanı  Kemal Kılıçdaroğlu'nun, CHP'nin hafta sonu Adana'da gerçekleştirdiği mitingde  bazı tutuklu gazetecileri alkışlatmasına ilişkin, "Ergenekon sürecinin mimarları  konumunda olan, Ergenekon davasının bavulla getirilmiş uydurma delillerini  sahiplenip ballandırarak herkesin inanmasını sağlayan, bunu, hiçbir inandırıcı  delil olmadan bizzat kamuoyuna aktararak büyük bir komplonun aktif unsuru olarak  görev yapmış olanların ödüllendirilmesini, topluma saygıdeğer bir hedef olarak  gösterilerek alkışlanmasının sağlamasını haklı bulmak mümkün değil." dedi.

Baykal, CNN Türk'te katıldığı "Tarafsız Bölge" programında gündeme  ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.
"CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 3 Aralık'ta Adana'da düzenlenen  mitingde, Cumhuriyet gazetesi ve FETÖ tutuklusu gazetecilerin ismini söyleyerek  'burada' dedirtti ve alkışlattı. Bu konuyla ilgili tartışmalar sürüyor, bu  konudaki düşünceniz nedir?" sorusu üzerine Baykal, Türkiye çok önemli tarihi bir  karar alma sürecinin içerisine girerken, anayasa değişikliğiyle ilgili önemli  sorunlarla karşı karşıyayken, böyle bir konunun karşılarına çıkmasının üzüntü  verici olduğunu belirtti.
"Keşke olmasaydı, buna izin verilmeseydi." diyen Baykal,  Kılıçdaroğlu'nun basın özgürlüğü, demokrasi, tutuksuz yargılama konusundaki  duyarlılığı nedeniyle bunu söylediğini anlamaya çalıştığını ifade etti.

Gazetecilerin tutuksuz yargılanması konusundaki ilkelerinin önemli  olduğunun altını çizen Baykal, şöyle devam etti:

"Cumhuriyet'teki arkadaşların bir örgüt mensubiyeti ya da bir suç  oluşturacak beraberlik içinde olduklarına dair hiçbir emare ortaya konmuş değil.  Bizim bunu kabul etmemiz için bir neden yok. Sayın Genel Başkanın ben orada bu  ölçüsüz tutuklama, kitlesel etkisizleştirme çabasına bir direnç sergilemek  istediğini görüyorum, anlıyorum, saygı duyuyorum ama bunların bir kısmının hiç  olmazsa... Bir kısmının derken özellikle Ergenekon sürecinin mimarları konumunda  olan, Ergenekon davasının bavulla getirilmiş uydurma delillerini sahiplenip  ballandırarak herkesin inanmasını sağlayan, bunu, hiçbir inandırıcı delil olmadan  bizzat kamuoyuna aktararak büyük bir komplonun aktif unsuru olarak görev yapmış  olanların ödüllendirilmesini, topluma saygıdeğer bir hedef olarak gösterilerek  alkışlanmasının sağlamasını haklı bulmak mümkün değil. Sayın Genel Başkan dikkat  etmeden, bir ayrım yapmadan ve toplumun bu duyarlılığı göstereceğini de  muhtemelen dikkate almadan bunu yapmıştır. Bunu büyütüp böyle içinden çıkılmaz  bir olay haline getirmemek lazım. Yanlış olabilir, bunu toparlamak lazım."

Baykal, Ergenekon'un komplo olduğunun hukuki bir gerçek olarak ortaya  çıktığını hatırlatarak, Ergenekon'un kimin tezgahı olduğunun mahkeme kararıyla  tescil edildiğine dikkati çekti.

"GERÇEK CHP KİMLİĞİ" VURGUSU

Kılıçdaroğlu'nun bu kişileri alkışlatmış olmasını doğru bulmadığını  belirten Baykal, "Böyle yol kazaları bizim başımıza çok iş açıyor. Bizim  inandırıcılığımızı, güvenirliğimizi, tutarlılığımızı böyle kazalardan sonra  tekrar inşa etmek için çok çaba sarfetmemiz gerekiyor. O çabaya rağmen de birşey  eksik kalıyor. Bu ciddi bir sorundur, bu partinin önündeki bir konudur. Bunu hep  beraber değerlendirmeliyiz." dedi.

Türkiye referanduma doğru giderken CHP'nin gerçek kimliğini  korumasının önemine işaret eden Baykal, daha inandırıcı, güven veren, yeni ve  etkin bir CHP'nin olması gerektiğini vurguladı. Baykal, "Yeni CHP değil, zaten  başımıza işi büyük ölçüde onlar açtı, gerçek CHP kimliğini ortaya çıkarmamız  lazım." ifadesini kullandı.