Cumhurbaşkanı Erdoğan Trabzon’da…(2)

Cumhurbaşkanı Erdoğan Trabzon’da…(2)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin bölgesinde yaşanan çatışmaların hiç birinde taraf olmadığını belirterek “Türkiye hiçbir mezhebin hiçbir etnik kökenin yanında veya karşısında değildir. Bütün bu krizler başladığı günden itibaren bizim tarafımız hep barış oldu, diyalog oldu. Bizim tarafımız hep insanların özgür bir şekilde bir arada yaşama çabaları oldu” dedi.
Atatürk Alanı’ndaki toplu açılış töreninde konuşan Erdoğan, konuşmasında Ortadoğu’da son dönemde yaşanan olaylara gönderme yaparak “Bölgemiz son derece hassas son derece kritik bir süreçten geçiyor. Suriye’de Irak’ta son derece kanlı çatışmalar yaşanıyor. Bugün buradan tüm ülkeme, tüm milletime, tüm dünyaya açık açık ifade ediyorum. Türkiye bölgemizde yaşanan çatışmaların hiç birinde taraf değildir. Türkiye hiçbir mezhebin hiçbir etnik kökenin yanında veya karşısında değildir. Bütün bu krizler başladığı günden itibaren bizim tarafımız hep barış oldu, diyalog oldu. Bizim tarafımız hep insanların özgür bir şekilde bir arada yaşama çabaları oldu. Suriye ve Irak’ta; Arap, Türkmen, Ezidi, Süryani hiçbir ayrım yapmıyorum. Sünni, Şii, Nusayri, Müslüman, Musevi, Hristiyan ayrımı yapmıyoruz. Çünkü biz yaradılanı yaradandan ötürü sevdiğimiz hep söyledik ve söylüyoruz. Fakat bizi ne ülkemizin belli bir kısmı ne de dünyanın belli ülkeleri anlamadı, anlamamakta hala direnenler var. Terör örgütlerine karşı son derece ilkeli son derece sorumlu dik bir duruş sergiliyoruz. Çünkü biz ülkemizde 30 yılı aşkın süredir PKK’ya karşı çok insanımızı kaybettik. Aynı şekilde şimdide Irak’ta başlayıp Suriye’de palazlanan ve hala Irak ve Suriye’de terör estiren İŞİD’e karşı da aynı tavrımızı sürdürüyoruz. Bunun dışındaki terör örgütleri de onlar da bizim için tehdittir. Onlara karşı da her türlü tedbiri alıyoruz, alacağız” şeklinde konuştu.
“Irak ve Suriye’den kaçan insanlara kapımızı açtık. 1,5 milyonu aşkın insanı şuanda ülkemizde biz misafir ediyoruz” diyen Erdoğan, “Niye ? bu bizim insanlık anlayışımızdır. Vicdani anlayışımızdır, İslami anlayışımızdır. Biz bundan dolayı bunları yaptık. Onları terörist eylemlerin, kurşunların, bombaların ardında bırakamazdık. Devlet terörü estiren Esed rejiminin altında bırakamazdık. Onlar bu ülkeye hicret ediyorlar biz onlara ensar olmaya mecburduk. Bunu yaptık hala daha yapıyoruz. Bugüne kadar 4,5 milyon dolar bizim harcamamız oldu. Şuanda sadece Avrupa’da 130 bin sığınmacı var, Avrupa bundan dert yanıyor. Ama sadece ülkemizde ise 1,5 milyon sığınmacı var. Bizim farklılığımız batıya göre bu. Bakın tekrar ediyorum; Suriye ve Irak’taki hiçbir etnik köken arasında ve hiçbir mezhep arasında ayrım yapmıyoruz. Aynı şekilde terör örgütleri arasında ‘bu iyidir, bu kötüdür’ şeklinde bir ayrıma asla ve asla gitmiyoruz. Türkiye’yi doğrudan ilgilendiren bu hadiseler karşısında uluslar arası hukuk içinde ilkeli, sorumlu ve sağduyulu bir tavır sergiliyoruz. Bölgede akan kanın biran önce durması ve insanların evlerine dönebilmesi, Irak ve Suriye’de herkesi kucaklayan adil bir yönetimin gelmesi için elimizden ne geliyorsa yaptık, yapıyoruz” şeklinde konuştu.