Babacan'dan Sadullah Ergin açıklaması: "Görevlendirdiği insanların hemen hepsi şu anda görevde"

Babacan'dan Sadullah Ergin açıklaması: "Görevlendirdiği insanların hemen hepsi şu anda görevde"

"Sadullah Bey üzerinden CHP'nin yıpratılma tartışması oldu. Sonra bu konu kapandı. Sadullah Bey bu iddialara o kadar çok cevap verdi ki. Sadullah Bey'in görevlendirdiği insanların hemen hepsi şu anda görevde. Görevden alanlar, kaçanlar Sadullah Bey bakan olduğunda kadroda olan kişilerdir. Sadullah Bey'in 4,5 yıllık bakanlığı var. O dönemde çok başarılı düzenlemelere imza attı. Avrupa Konseyi, AİHM artık Türkçe de açıklama yapıyor. Sadullah Bey'in çabaları ile söz konusu oldu. Ali Dibo meselesini gündeme getirdiler. Mahkemenin tekzib kararı var. Yetmemiş Sayıştay sürecinden geçmiş. DDK denetlemiş. Artı savcılık süreci yaşanmış. Tamamında Sadullah Bey tertemiz olduğu rapora bağlanmış. Sadullah Bey seçim işleri başkanımız. Ankara'da olması gerekiyor. O yüzden Hatay'dan aday olarak koymadık."

Babacan, Babala TV'de söylediği iddia edilen "İkinci tura Muharrem İnce ve Recep Tayyip Erdoğan kalırsa oyumu İnce'ye vermem" ifadesine ilişkin olarak, "Ben Muharrem İnce'ye güvenmiyorum, oy vermem dedim; ama program akışında bunu nerede, nasıl söyledim onu program yayınlandığında izleyicilerimiz izler" dedi.

Babacan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

"Dünkü program çekiminde söylediklerimde Twitter'de yalan şeyler dolaşıyor. Cımbızlama denen bir şey var. Programda şunu söyledim; bizim hedefimiz her iki sandıkta da bu seçimi kazanmak. Cumhurbaşkanlığı seçiminde birinci turda kazanmak. 6 parti ile oturduğumuz günden bu yana 'Bizim ortak adayımız' olacak dedik. Bu seçime referandum diyorum. Her iki sandıkta da bir referandum olacak. Vatandaşlarımız tercih edecek otoriterlik mi, demokrasi mi, korku mu umut mu, kara kış mı yoksa bahar mı? Bunun referandumunu yapacağız. Mevcut Anayasa, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olarak nihayetinde iki tane tercih getiriyor. Vatandaş yoksulluğu mu seçecek, zenginliği mi? Keyfiliği mi seçecek; yoksa hukuk mu diyecek.

Bütün hazırlıklarımız kendimiz seçime girecekmiş gibi hazırlıklar idi. Bizzat benim başkanlığımda tam 1 hafta boyunca kapandık. Tek tek isimleri değerlendirdik, 87 seçim bölgesine ayırdık. CHP'den bize teklif geldi. Simülasyon yapıyoruz. Tek listeden girdiğimizde toplamda daha fazla milletvekili elde ediyoruz dendi. Sayın Kılıçdaroğlu ile de konuştuk bunu. Nihayetinde Meclis'te güçlü şekilde var olmamız herkesin lehine olacaktı. Kendi simülasyon sistemine tabi tuttuğumuzda biz de bu gerçeği gördük. İşin matematiğine baktığımızda ilişki bir kazan kazan ilişkisi. CHP de bir fedakârlık yaptı. Ama bizim için de fedakârlık. Seçime girmediğimiz pek çok il var. Oradaki teşkilatlarımız buna haklı olarak çok üzüldüler. Kararın arkasından tabii ki türbülans yaşadık. 1 haftada bütün teşkilatlarımız bunu anladı, meseleyi çözdü. Bütün il başkanlarımızı Ankara'da topladım. 81 ilde sahada olacağız dedim. İl başkanlarımız sağ olsunlar zaten açık fikirli insanlar. Bu sürece ayak uydurdular.

Ortak liste teklifi gelince seçmenimizin tamamının CHP'ye oy vermeyeceğini söyledik. Onlar da gayet doğaldır dediler. İşin muhasebesini yapınca herkes için yararlı olacağına inandık."

'22 eylem planı hazırladık, depremle ilgili çalışma yaptık'

"Bizim kendi simülasyonlarımızda ortak listeden girdiğimiz anda artı 18 milletvekili görülüyor. CHP'nin de bizim rakamlarımıza benzeyen rakamlardı. Bu simülasyonlar işin matematiğini gösteriyor ama psikolojisini ayrı yönetmek gerekiyor. Toplamda üye yapımıza baktığımızda Türkiye'de bütün siyasi kimliklere hitap ediyoruz. Devamlı araştırma ve ölçüm yapıyoruz. Bizim destekçilerimiz, üyelerimiz 2018 seçimlerinde her partiye oy veren insanlar. Biz siyasi yelpazenin tümüne hitap ediyoruz. Kimlik siyaseti yapmıyoruz, çözüm odaklı bir partiyiz. Türkiye'nin her yerinde teşkilatlandık. İstanbul'un 39 ilçesinde, Ankara'da 25 ilçede teşkilatlandık. 22 eylem planı hazırladık. Depremle ilgili çalışma yaptık. Yetmedi, yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızla ilgili yeni bir eylem planı yaptık."