ABD'yi Kızamık Sardı: 30 Yılın En Büyük Salgınına Aşı Karşıtlığı Damga Vurdu
Amerika Birleşik Devletleri, son otuz yılın en ciddi kızamık salgınıyla karşı karşıya kaldı. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), ülkede vaka sayısındaki hızlı artışa dikkat çekerek, durumun ciddi bir halk sağlığı krizi haline geldiğini açıkladı.
Sağlık yetkililerinin verilerine göre binlerce kişi kızamığa yakalandı ve salgın nedeniyle üç kişi yaşamını yitirdi. Yetkililer, özellikle çocuklar, bağışıklık sistemi zayıf bireyler ve aşı yaptırmamış yetişkinlerin en riskli gruplar arasında yer aldığını belirtti.
CDC’nin yayımladığı raporda, tespit edilen vakaların yaklaşık yüzde 92’sinin aşısız ya da aşı geçmişi belirsiz kişilerden oluştuğu ifade edildi. Uzmanlar, MMR (kızamık, kabakulak, kızamıkçık) aşısının güvenli ve etkili olduğunu, toplum bağışıklığının sağlanması için aşılama oranının yüzde 95’in altına düşmemesi gerektiğini vurguladı.
Aşı Karşıtlığı Salgını Tetikliyor
Son yıllarda hızla artan aşı karşıtlığı, salgının büyümesinde önemli bir rol oynuyor.
Ebeveynlerin çocuklarına aşı yaptırma oranındaki düşüş, on binlerce çocuğun hastalığa karşı savunmasız kalmasına yol açtı. Uzmanlar, aşılama oranındaki bu gerilemenin devam etmesi halinde kızamığın kalıcı hale gelebileceği uyarısında bulundu.
Uzmanlardan Korkutan Senaryo
2025’in başında yayımlanan bir bilimsel analiz, mevcut aşılama oranlarının korunması durumunda önümüzdeki 25 yıl içinde 850 binden fazla kızamık vakasının ortaya çıkabileceğini, yaklaşık 170 bin kişinin hastaneye yatabileceğini ve 2 bin 500 kişinin hayatını kaybedebileceğini öngörüyor.
Daha olumsuz bir senaryoda ise aşılama oranlarının yarı yarıya düşmesi halinde 51 milyon kişinin hastalığa yakalanabileceği tahmin ediliyor. Bu durumun sağlık sistemi üzerinde ciddi bir baskı oluşturacağı ve toplumsal yaşamı olumsuz etkileyeceği belirtiliyor.
CDC, halkı aşı konusunda bilinçli davranmaya çağırarak, kızamık gibi önlenebilir hastalıklara karşı toplumsal bağışıklığın korunmasının hayati önem taşıdığını vurguladı.
