“Sosyal medya çakalları anladığı dilden cevap alacak”

Akyıldız, “Sosyal Medya çakallarını niye yazdım?” başlıklı yazısında “Onlara verilecek en güzel cevap anladıkları dilden olacak. Bunların gerçek yüzlerini toplumla paylaşmak boynumuzun borcu olsun” dedi. 

İşte Akyıldız’ın ses getiren yeni yazısı :
Bu sütunlarda önceki gün yer alan “Sosyal medya çakalları” başlıklı yazının ardından kızılca kıyamet kopmuş.

Bazı okuma özürlüler, yazıda gündeme getirilen konuların özünü kavramadan bizim birilerini korumak istediğimizi düşünerek, asılsız ithamlarda bulunmuş.

Hal bu ki burada esas olan, söz konusu kişilere yönelik yıpratma politikasını doğrudan yapamayan, kaçak güreşen bazı ahlak yoksunu kişilerin, çalışma arkadaşlarını hedef tahtasına oturtup karalama kampanyası yürüttüklerini ifade etmiştim.

Maalesef; sosyal medya bataklığındaki, okuma özürlü, anlama yeteneğini kaybetmiş bazı mahluklar, gerçek yüzlerini ortaya koyarak, eleştirilerinde tahammül sınırlarını aşıp belden aşağı atış yapmanın, iftiranın, baş aktörlüğüne soyunmuş.

Onlara verilecek en güzel cevap anladıkları dilden olacak...
Ancak, biraz müsaade, bu isimlerin kim olduğunu, kim kimin avukatlığına soyunduğunu, kimin FETÖ’de ihraç edilen yargı mensuplarıyla iş tuttuğunu, kimin hangi Belediyelerden nemalanmak istediğini, kimin gezicilere alkış tuttuğunu toplumla paylaşmak boynumuzun borcu olsun.

Bakın, yıllardır basın sektöründe mücadele eden bir gazeteci olarak hiçbir zaman olayları yorumlarken, kişiselleştirip, insanları  hedef tahtasına oturtmadım.

Yaşananlara hep toplumsal düzlemde baktım.
Yaptığımız eleştirilerde bile kimseyi yargılamak gibi bir çalışma içinde olmadık. Olamayız da.
Çünkü, biz mahkeme değiliz.

Kamu görevi yapıyoruz. Kamu adına, demokrasi adına ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyoruz. Sorguluyoruz ya da toplumun izanına bırakıyoruz. Kimseyi çamur banyosuna sokmak gibi bir bağnaz düşünce içinde olmadık. Gelen onlarca bilgi ve belgeyi, kamu adına, Bursa ve Bursa’da yaşayan insanlar adına sorguladık.

Buna rağmen, sosyal medya bataklığında yer edinmeye çalışan, FETÖ ağzıyla konuşan, çakma yazarların bile yakından tanıdığımız ve her şeyine kefil olduğumuz kişilere  ahlaksızca ithamlarda bulunmalarına, saldırmalarına göz yumuyorsak, bu mesleğimize ihanet etmemek içindir.
Biz kez daha ifade ediyorum; Bizler bu sütunlarda fikirlerimizi aktarırken,"Amaca giden her yol mubahtır" düşüncesi içine giren “sosyal medya çakalları” gibi her şeyden önce etrafımıza şuursuzca saldıran sapkınlardan olmadığımızı bir kez daha ifade edelim.

Zaten, inandığı yolda emin adımlarla yürüyen inançlı insan irdelediği bir konuyu gündeme getirirken, illaki sonuç alacağım düşüncesi içinde olamaz.

Ülkenin geleceği, Bursa'nın geleceğine katkı koyması anlamında sayfalara taşıdığımız toplumsal içerikli yazılar, ahlaki düşüncenin tesisine bir katkı koyar mı anlamı taşımaktadır.