Görevli hemşireler o geceyi anlattı!

Görevli hemşireler o geceyi anlattı!

Beşiktaş’ta terör saldırısının gerçekleştiği gece Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gümüşsuyu Ek Binasında görevli olan hemşireler, olay yerine giderek karanfil bıraktı. O gece yaşadıklarını anlatan hemşirelerden Sevinç Göküz, "Ben o gece tesadüfi olarak Beyoğlu’ndaydım. Patlamayı duyup bizim hastane acil servisine yaralıların geldiğini öğrendiğimde 6 arkadaş birlikteydik. Hiç tereddüt etmeden koşup gittik. Korkunçtu. 1994 yıllarında Diyarbakır Askeri Hastanesinde çalışmış bir hemşire olarak gördüğüm manzara oradan farklı değildi. Ama şöyle bir şeyden bahsetmeliyim. Yaralılar çok metanetliydi. Hiç sesleri çıkmıyordu. Hepsini sorduğumda hepsi çok iyiydi. Yani çok metanetli bir durum vardı. Bizde yatan Yunus Açıkgöz bütün yaralı arkadaşlarını sedyelere yerleştirip ’işte bu daha ağır’ diye bizi yönlendirdi. En sonunda ya ’ya benim de bacağımda bir şey var galiba’ dedi. Ona baktığımızda diğerlerinden daha ağır bir durumdaydı. Oydu beni en çok etkileyen olay. Sadece polis asker hepsi çok güzel. Çok metanetli insanlar o yiğitlere güvenmeliyiz. Yani birlik beraberlik günü her zaman için. Türk milleti o anlamda çok rahat olsun herkesin de başı sağ olsun" diye konuştu.

Şule Yılmaz isimli hemşire ise, "Ben de 95-97 yılları arasında Şırnak Askeri Hastanesi’nde görev yapmıştım. Girdiğimiz o manzara oraya götürdü beni de. Askerimizin olduğu gibi polisimizin de hiçbir farkı yoktu. Sessiz birbirlerine yardım etmeye çalışıyorlardı. Daha çok arkadaşlarını düşünüyorlardı. Sessiz acı çekiş vardı. Kendinden daha çok arkadaşlarını düşünüyorlardı. Ağır olanları hemen Şişli Etfal Hastanesi’ne yönlendirildi. Diğerlerine de ilk yardım müdahalelerini elimizden geldiğince hızlı bir şekilde yapmaya çalıştık. Bu çocukların bir tanesi bile ’benim şuram ağrıyor’ demiyordu. Daha çok birbirlerini söylüyorlardı. ’Arkadaşlarımıza bir şey oldu mu? Kayıp ne kadar?’ Onları merak ediyorlardı. Hepsi yüreği çok güzel insanlardı. Bunlar önlerinde bombalar patlayası veya kurşunlar yağası değil önlerine çiçekler serilesi insanlar bizim askerlerimiz, polislerimiz, güvenlik güçlerimiz. Bu acılar bitsin diyoruz artık. İsyan yoktu. Metanetli bir üzüntü vardı. Acı çekiş vardı. Cesaret vardı. Yürek vardı. Orada yukarıdan hastalar indi ’yapabileceğimiz bir şey var mı’ diye. Acil servisin kapısına ’kana ihtiyaç var mı’ diye insanlar geldi. Orada herkes elinden gelen her şeyi yapmayı çalıştı" ifadelerini kullandı.

Hemşirelerden Özlem Akarken ise, "Sağlık personeli olarak yıllarca terörle mücadele ettik. Bu son olsun diyoruz. Yıkılan, yanan yüreklerin bitmesini istiyoruz" dedi.