AK Parti'li Çelik'ten CHP'ye 'YAŞ' tepkisi: "Açıklamalar nifak siyasetinin neticesi"

AK Parti'li Çelik'ten CHP'ye 'YAŞ' tepkisi: "Açıklamalar nifak siyasetinin neticesi"

AK Parti Sözcüsü Çelik, gündeme dair son gelişmelerle ilgili partisinin Adana İl Başkanlığı önünde açıklamalarda bulundu. AK Parti'li Çelik, CHP'nin YAŞ kararlarını eleştirmesinin, bilgisizlik neticesinde yapılan değerlendirmeler olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti: 

“Yüksek Askeri Şura kararlarına dönük olarak söylenen sözlerin hiçbir geçerliliği olmadığını söylemek isterim. Bir milletvekili çıkmış Yüksek Askeri Şura kararlarında liyakat ölçüsünün kullanılmadığını, başka ölçülerin kullanıldığını ifade etmiş. CHP milletvekili bunu neye göre söylüyor, neye göre liyakat ölçüsü kullanılmamış, kendisinin kıstası nedi? Bununla ilgili ortada bir şey yok. Cumhurbaşkanı'mızın devletin başı olarak kendisine anayasa tarafından verilmiş görevler gereği çeşitli süreçlerin içerisinde bulunmasını eleştiri konusu yapıyor. ‘Birliklerden gelen liyakatle ilgili değerlendirilmeler yukarıda dikkate alınmıyor’ diye bir ifade kullanıyorlar. Sanki bu kişi bütün raporları görüyor, bütün toplantılara katılıyor gibi bir tutum ortaya koyuyor. Bütün bunların hepsi Yüksek Askeri Şura kararlarından bir bilgisizlik neticesinde yapılan değerlendirmeler. Büyük bir ihtimalle de bu kararlardan rahatsız olan birileri tutmuş bunlara bir not vermiş, onlarda bu notu dillendiriyorlar. ‘Odalarında gizlice şunları yapıyorlar’ diyerek fitne, birilerini tehdit etmeye çalışıyor. Bu yine tipik CHP’den yansıyan, her vesileyle toplumun belli bir kesimini tehdit etme politikasının devam ettiğini gösteriyor. Daha sonra Milli Savunma Bakanı'mız ve Genelkurmay Başkanı'mızın liyakatini sorguluyorlar. Bunu sorgulayanların bir yetkisi yoktur, sadece spekülasyon için geleneksel olarak sık sık yaptıkları gibi orduya dönük negatif mesajlar veriyorlar.”

'TSK BÜYÜK BAŞARILARA İMZA ATTI'

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye'de, Doğu Akdeniz'de ve Libya'da çok büyük başarılara imza attığını vurgulayan Çelik, “Yine Azeri kardeşlerimizin 2'nci Karabağ Savaşı’nda ordumuzun verdiği desteğin ne kadar kıymetli ve stratejik olduğu bir kere daha burada görüldü. Bütün bu başarılar ortadayken tutup liyakat veya ehliyet sorgulaması yapmaya çalışmak sadece nifak sokma arayışıdır. Cumhurbaşkanı'mızın içerisinde bulunduğu süreçlerde yetkilerini kullanmasını sorgulama konusu yapmak zaten ne anayasal düzenden ne de demokratik geleneklerden haberdar olmadıklarını gösteriyor. Bunların Yüksek Askeri Şura kararlarıyla ilgili yaptıkları açıklamalar tamamen bir nifak siyasetinin neticesidir” dedi.  

Operasyon hazırlığı sürecinde yapılan açıklamalara da değinen Ömer Çelik, “Suriye’de yakın zamanda Cumhurbaşkanı'mızın ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ mottosuyla ortaya koyduğu bir irade var. Bütün bunlar söz konusuyken sanki ordudaki diğer liyakatli komutanların engellenmesi şeklinde sunmaya çalışmak, ya da bunu ordunun düzenine negatif bir müdahale olarak adlandırmaya çalışmak saçma sapan bir şey. Hem de bunu terörle mücadele bağlamında bir operasyon hazırlığı yapılırken dile getirmek sorumsuzluktan başka bir şey değil” diye konuştu.

'KENDİ KENDİLERİNE HELALLEŞMELERİ LAZIM'

Çelik, dönemin CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum’un ‘Ordu kağıttan kaplanmış’ sözlerini hatırlatarak, şöyle devam etti: 

“Ordunun siyasete müdahale etmemesini eleştirerek, bakın etmesini değil etmemesini, yani ordu siyasete müdahale etmiyor, 'Ordu kağıttan bir kaplan' gibisinden bir açıklama yaptı. Yani siyasete müdahale etmeyen, anayasal düzene bağlı kalan, demokratik kurallara bağlı kalan bir orduyu 'Kağıttan kaplanmış' diyerek aşağılayacak kadar ileri gidiyorlar. Dolayısıyla bugünlerde 'helalleşme' adı altında yürüttükleri şeyler, asıl işledikleri bu cürümlerle kendi kendilerine helalleşmeleri lazım. Sürekli olarak askeri ve yargı vesayeti üzerinden hesaplaşmaya çalışmayı bir gelenek haline getirmişler. Bunun dozu, aralığı azalsa da bu huy değişmiyor.”


 

İSRAİL’E KINAMA

İsrail’in Gazze’ye yönelik düzenlediği saldırıyı kınadıklarını belirten Çelik, “Bu saldırı bizim şimdiye kadar olduğu gibi şiddetle kınadığımız saldırılardan bir tanesidir. Uluslararası toplumun buna müdahale etmesi gerekir. İsrail’in de bu saldırıları bir an evvel durdurması gerekir. Buradan çıkacak şiddet döngüsünün hiç kimseye faydası olmayacak, barışla ilgili idealleri daha uzağa atacaktır. Bu saldırıyı kınarken uluslararası toplumu göreve çağırıyoruz” dedi.

'ALEVİ CANLARIMIZA YAPILAN HER SALDIRI BİZE YAPILMIŞTIR'

Ömer Çelik, Ankara'daki cemevi saldırılarından sonra Alevi Vakıfları Federasyonu 2'nci Başkanı Selami Sarıtaş'a yapılan saldırının, aynı provokasyon zincirinin devamı olarak gözüktüğünü belirterek, "Selami bey ülkemize bağlı, ülkemizin insanını çok seven, birlik ve dirlik için sürekli olarak gayret gösteren bir arkadaşımız. Kendisine geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Şundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın; Alevi canlarımıza yapılan her saldırı, bize yapılmıştır. Ayrımız gayrımız yoktur. Hele ki muharrem ayının 1'inci gününde Alevi canlarımız lokmalarını paylaşmaya hazırlanırken, cemevlerine bu saldırı gerçekleşti. Emniyetimiz, adliyemiz hemen üstüne düşeni yaptı. Emniyetimizin bunu bütün boyutları ile açığa çıkaracağından hiçbir kuşkum yok. Bu provokasyon da engellenecektir" diye konuştu.

'NE PKK’SI NE DEAŞ’I ARAMIZA NİFAK SOKAMAYACAK'

Bir dizi ziyaret için Adana'ya gelen AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti İl Binası’nın ardından Sarıçam ilçesindeki iki farklı yerde mahalle buluşmalarına katıldı. Burada vatandaşlarla bir araya gelen Çelik, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın diplomasi trafiğinde olduğunu belirten Çelik, “Türkiye NATO’ya gidiyor ve terörle mücadele konusundaki iradesi, oradaki yaklaşımı NATO belgelerine kayıt olarak geçiyor. Finlandiya ve İsveç’te terör örgütlerini barındıranlara müsaade etmeyeceğimizi söylüyoruz. Herkes de ‘Türkiye haklıdır, Türkiye teröre karşı en çok mücadele eden, en çok saldırıya uğrayan ülkedir’ diyor. Biz buna rağmen birlik ve dirliğimizi korumaya devam ediyoruz. Ne PKK’sı ne DEAŞ’ı ne de diğerleri bizim aramıza nifak sokamayacak” dedi.

‘BİR GECE ANSIZIN O TERÖR ÖRGÜTLERİNİN BAŞINA ÇÖKECEĞİZ, ONLARI DARMADAĞIN EDECEĞİZ’

Ülkenin birliği ve dirliğine en büyük saldırının Suriye’de, Irak’ta konuşlu terör örgütlerinden geldiğini belirten Çelik, “Yakın zamana kadar CHP Genel Başkanı ‘S-400’leri niye aldınız? Suriye'den ya da YPG'den bize dönük bir terör tehdidi yok’ diyordu. Şimdi YPG-PYD denilen PKK’nın Suriye kolunun Türkiye’ye dönük nasıl düşmanca bir tutum içerisinde olduğu görülüyor. Sınırımızın dibinde terör bayrağı denilen paçavrayı dalgalandırmaya kadar işi vardırdıklarında Cumhurbaşkanımızın 'buna müsaade etmeyeceğiz. Bir gece ansızın gelebiliriz’ dedi. Fırat Kalkanı ve Zeytindalı Harekatı ile bir gece ansızın gittik ve defalarca başka hareketlerle bir gece ansızın gittik. Şimdi yine birtakım oluşumlar olduğu için Cumhurbaşkanımız hazırlık emri verdi ve bir gece ansızın o terör örgütlerinin başına çökeceğiz. Onları darmadağın edeceğiz” ifadelerini kullandı.

BATILI MÜTTEFİK ÜLKELERİ ELEŞTİRDİ

Terör örgütlerine yönelik operasyonlarda Türkiye’nin müttefik ülkelerinin rahatsız olduğunu belirten Çelik, “Biz ne zaman terör örgütlerine yönelik operasyon yapacağız desek bazı batılı müttefiklerimizden bazı batılı dostlarımızdan ‘Çok endişeliyiz, çok kaygılıyız’ diye birtakım mesajlar geliyor. Siz niye terör örgütleri için kaygılanıyorsunuz da terör örgütlerinin şehit ettiği vatandaşlarımız için kaygılanmıyorsunuz?  Çünkü siz Türkiye’nin bu şekilde yaparak iyiliğini istemediğinizi gösteriyorsunuz. Kaygılansanız da kaygılanmasanız da mesaj verseniz de vermeseniz de tek mesajımız şu olacak. Terör örgütlerine bir gece ansızın gideceğiz” diye konuştu.



‘TÜRKİYE ENGELLENEMEZ, TÜRKİYE DURDURULAMAZ, TÜRKİYE ASLA VE ASLA YENİLMEZ’

Türkiye’nin kara vatanı, mavi vatanı ve hava vatanı konusunda kararlığını kimsenin test etmemesi gerektiğini söyleyen Çelik, “Ne bir çakıl taşını ne bir damla suyu ne de hava vatanımızda bir karış yeri kimseye vermeyiz. Yakın zaman sonra Cumhurbaşkanımız Mersin'den Abdülhamit Han gemisini de uğurlayacak. Hem Türkiye’nin hem de Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin menfaatlerini korumak için bunlar kararlılık ve güçle atılan adımlar. Çünkü deniz ve toprağın altında bu gemilerin bulduğu yerlerde milletimizin zenginliği olan petrol, gaz kaynakları var. Bunların çıkarılıp ülkemize kazandırılması, vatandaşımızın hizmetine sunulması için bu teknolojiler kullanılacak. Biz bunları kullanmaya başladığımız zaman Yunanistan hemen provokasyonlara başlıyor. O provokasyonlara bir takım ülkeler destek vermeye başlıyor. Batı’nın şımarık çocuğu Yunanistan hangi şımarıklığı yaparsa yapsın, kim ne derse desin Türk Silahlı Kuvvetleri, Türk Deniz Kuvvetleri bu sondaj gemilerini koruyarak hak ve menfaatlerimizi koruma konusunda ne kadar haklı olduğumuzu gösterecek ve gösterdi, göstermeye devam edecek. Onun için hiç kimse Türkiye’nin vatan ve terörle mücadele konusundaki kararlılığını test etmesin. Sonu sadece hüsran olur. Türkiye'ye birliğinden ve bölünmez bütünlüğünden asla vazgeçmez. Türkiye yolundan döndürülemez, Türkiye'ye yenilmez, Türkiye engellenemez, Türkiye durdurulamaz, Türkiye asla ve asla yenilmez’’ dedi.