Tüm dünyamızı sarsan ve gün geçtikçe önlemlerin arttırıldığı, hatta karantinaların yaşandığı corona virüsü, hepimizin yaşamını etkilemektedir.

    Gezegenlerin göksel durumundan dolayı 2020 yılının hafızalardan silinmeyen bir yıl olacağı öngürülüyordu. Kalıcı bir yıl olması sadece dünyamız ya da ülkemiz açısından değil. Her birimiz farklı farklı konularda dönüşüm,değişim yaşayacağız; sağlık, aile, sevgi, para... Bu süreç bizleri sezgisel ve sabırlı kılabilir.
       
Bu süreç düşünmeyi de arttıracağından odaklanmada sorunlar da yaratabilir. Şapkalarımızı çıkartıp önümüze koyacağız. Özellikle bu süreçler  düşüncelerimizin ve kararlarımızın birçoğunu farkında olmadan daha   sezgisel ve yaratıcı olarak almamızı tetikleyebilir.

   Bir kısmımız sevginin ve sağlığın ne kadar önemli olduğunu fark edip aile bağlarını daha da güçlendirirken, diğer bir kısmımız ise bu konularla ilgili kopmalar yaşayabiliriz.
   
Hayata bakış açımız da farklı düşüncelere girip, “Bundan sonra nasıl bir hayat istiyorum?” ya da  “Hayatım nereye gidiyor” diye düşünerek yaşam tarzımızda değişikliklere gitmek isteyip bazı yol ayrımlarına adım atabiliriz.
     
Üç günlük dünya diyerek geçmişte kalanlara gitmeler de yaşanabilir. Para kazanma şeklimiz değişebilir. Hangi işten keyif alıyorsak onlara yönelebiliriz.
      Satürn geçtiğimiz 2-3 yıl boyunca, toplum olarak hepimize toplumsal değerlere inanmanın gerçekten önemli olduğunu anlamasını sağlamak için depremler,seller ve hastalıklar vesilesiyle aslında çok çalıştı;  iş, hukuk, bilim,  evrensel olarak uygulanabilir bilgiye bağlı kalmak yerine neden burada olduğumuz konusunda kesin ve güven dolu bir dünya yaşamı yaşamak için temel yapı taşlarını oluşturulmasını için zorladı.

Topluma ve kendimize karşı görev ve sorumluluğumuz nedir? Kısacası, Satürn sorumluluk almadan  yaşamayacağınızı öğretmeye çalıştı. Bu sorumlulukların  ne olduğunu bilmiyorsanız yaşadığınız olaylarla bunları burç değiştirirken öğretmeye devam etmektedir. Düşünce kalıplarımızdan çıkmamız için bizleri bir kez daha sınamaya devam ediyor. Derslerimizi almamız  için bizleri yönlendiriyor.

    Bu yaşanan olaylar evrene kafa tutan insanlığa aslında ne kadar çaresiz olduğunu bir kez daha göstermektedir.

Gökyüzünde çok güçlü dönüşümler ve gezegen geçişleri bulunduğundan tüm dünyadaki insanlara kimin için ve niçin mücadele verdiğini tekrar sorgulatmaktadır.

   Kısacası sorumluluğunu alan her kimse ödülünü alarak çıkması olasıdır.

   Hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için!