BAKMA DEĞİL GÖRME ZAMANI BU HAFTA
Mars-Neptün kavuşumu ile bu hafta küçük bir mücadeleye doğru gidiyoruz. Tüm dünyadaki yaşananlardan dolayı, şimdilik biraz sarılmış hissedebiliriz ve bu da tabii ki motivasyonumuzu da düşürüyor. Ve daha da dramatik senaryolar düşünmemize neden oluyor. İç dünyamız karmakarışık, duygularımızdaki belirsizlikten dolayı düşüncelerde zaman zaman uçlarda yaşayabiliriz ve hayatımızın kaybolduğunu bile düşünebiliriz.,
İçinde bulunduğumuz ortam ve gökyüzündeki kavuşum da bunu tetiklemeye çok müsait. Bu dönemde tüm içtenliğimizle seçimi kendi içimizde yapmamız ve kendimize sormamız gereken soru ‘’Beni derinden tatmin eden, beni gerçekten ifade eden bir şekilde mi yaşadım?’’. Kimse kendine çuvaldız batırmak istemez ancak evren bizlere şu anda bugünlerde bunları düşünüp kendi isteklerimizi yeniden düşünüme zamanı diyor.Her şeyin özü, kişi haline gelme süreciyle başlar. Kişi kendi olabilirse seçim ve kararlarını özgürce yapabildiğinde daha huzurlu ve mutlu bir birey olur. Hepimiz toplumdaki çarkın birer dişleriyiz aslında, bu dişlerden birinde bozulma olunca çark dönmüyor, tıkanıyor ve ona göre davranışlar sergiliyoruz.
Aldanmaya, yanılmaya çok müsait bir dönemdeyiz; duygularımızın suistimal edilmesine farkında olmadan izin verebiliriz. Kendimizle zorunlu kaldığımız bir zaman dilimini gökyüzü bize zorunlu yaşatıyor. Mecburi her birimiz aslında inzivaya çekildik, hayatta kalmak adına evlerde sürdürdüğümüz yaşam belki bir çoğumuza ağır geliyor. AKLIMIZIN BİZE DÜŞÜNDÜRMEYE ÇALIŞTIĞI sisli düşüncelerden uzaklaşarak bilinçli aklın isteklerine duymaya çalışarak kendimiz için en iyi olana yönelmeliyiz. Bazı duygulardan sıyrılabilmek için dış dünya kaosundan kendi dünyamıza geçebilirsek bilinçlenebiliriz. Sürekli aynı konuyla ilgili olarak haberler araştırıp kendimizi aşağı çekmek bizim elimizde, tabii ki gündemi takip edeceğiz ancak bir bütün gün bunu yaparsak etrafa olumsuz ve negatif enerjiler yayarız.
Yaşananlar kelimelerle anlatılamayacak kadar üzücü, hoş değil ancak her ne yaşanıyorsa olması gerektiği için oluyordur, BİR SEBEBİ VARDIR TÜM İNSANLIK İÇİN. Biz kendi üzerimize düşen sorumluluğu alıp bundan sonraki kalan yaşamımızda neler yapabiliriz kendimiz için etrafımız için bunu düşünmeliyiz. İsteklerimizi yazabiliriz, yazının büyüsü vardır. Kendi içimizde bulunan içsel güce inanıp kullanabilirsek bu kavuşumları olumlu değerlendirebiliriz.
ARTIK BAKMAK DEĞİL GÖRME ZAMANIDIR.Şu an her şeyi belirsiz bir toz bulutu kaplamış olabilir. Her şeyden sıkılmış olabilirsiniz ya da her şey üstünüze geliyor da olabilir. ÖNEMLİ OLAN belirsizlik içinde kendine düzen kurabilmek ve hayata dair faklı yönler çizebilmektedir. Mevcut düzende herkes her şeyi yapabilir. Bu hafta bu inziva sürecinde kendimize bol bol soralım, değişim tüm kalbimizle talep ediyor muyuz?
Değişimler önce bireysel başlar sonra kitleler halinde yayılır.Tüm ilişkilerimizde derin derin sorgulamalar yaparak rahatsız olduğumuz bu dünya düzenini değiştirebiliriz. Düşüncelerimizle ilgili olarak gördüğünüz rüyalar, okuduğunuz kitaplar ya da sosyal medyada karşılaştıklarınız size yol gösterebilir nitelikte olabilir, belki de cevaplar bunların içinde gizli; tabii bunları fark edebilirseniz. Sizin için ufak ancak insanlık için büyük adımlar atabilirsiniz.
Tüm bu yaşananlar planlarımıza, arzularımıza ve arayışlarımıza delikler açmak veya biraz güven kaybetmek, planların eksik olduğunun bir işaretidir. Aslında hepimizin biraz sorgulamaya ya da molaya ihtiyacı olduğunun bir belirtisi olabilir. Elbette kusurlar varsa ayarlamalar gerekli olabilir. Aksi takdirde, özlem duyduğumuz günlere dönmeden önce dinlenmemiz veya iyileşmemiz gerekebilir.
